Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Roman ve Ahlak
İlk dönem romanlarımızın birçoğunda toplumun ahlaka uygunluk beklentisini tatmine yönelik olarak, yazarlar, yoldan çıkmış, yanlış yaşamış roman kahramanlarını cezalandırmayı, onlar karşısında "iyi"den yana taraf tutmayı ve romanın sonunda genellikle kahramanlarını bir vesile ile öldürmeyi tercih etmişlerdir. Namık Kemal'in İntibâh'ı, Mizancı Murad'in Turfanda mı Yoksa Turfa mı? romanı, Nabizade Nazım'ın Zehra'sı vesaire buna birer örnektirler. Yazarların bu romanlarda bilhassa ahlaksız kadına karşı acımasız olduğu gözlenir. Hatta bu tavır daha sonraki yıllarda, mesela Servet-i Fünun romanında bile karşımıza çıkar. Halid Ziya Aşk-ı Memnu'da yaşlı kocasına ihanet eden Bihter'i affetmez, romanın sonunda onu intihar ettirir. Mehmed Rauf Eylül'de her ne kadar bir ihanet vuku bulmamış ve iki âşık evlilik kurumunun kutsallığı anlayışı ile aşklarını gizlemişlerse de, Suat'la Necib'in yasak aşklarını adeta cezalandırır, geleneksel edebiyatın mesnevilerindeki mum pervane mazmununu tedai ettirecek surette, köşkte çıkardığı yangında iki âşıkı yakar. Çünkü roman boyunca yaşananlar (flört, ihtiras, namahrem bir kadınla halvet, arkadaşının karısına âşık olma vesaire) geleneksel toplum hayatının ve ahlak telakkilerinin hoş görmediği, mahzurlu bulduğu durumlardır.
Sayfa 42 - KetebeKitabı okudu
·
84 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.