Gönderi

Arap kavminin, cahiliye devrinde başlarını kaldıramayacak derecede boğazına kadar putperestliğe batmış olduğunu bilmek bizim için yeterlidir. Öyle ki Allah (cc)'a ibadet edilmesi için putları kıran Hz. İbrahim ve oğlu İsmail (aleyhimmusselam)- tarafından inşa edilen Kabe'nin içinde ve etrafında üç yüz altmış put bulunmaktaydı. Hatta mekke'deki bütün evlerde, her ailenin kendine has ibadet edilen bir putu vardı. İmam Buhari Ebu Reca el-Ataridi'nin şöyle dediğini rivayet eder: "Biz taşlara tapar, taptığımız taştan daha güzelini gördüğümüzde onu atıp yeni taşı alarak ona tapardık. Taş bulamadığımızda ise bir avuç toprak alırdık sonra da bir koyun getirip o toprağın üzerine sağır ve onu yanımızda gezdirip dururduk!" Bundan daha ilginci ise onlar Acve'den ilahlar edinir ve genellikle gittikleri yerlere onları da götürürlerdi. Yiyecekleri bitip acıktıkları zamanda onu yeme ihtiyacı hissederler. İşte kur'an-ı Kerim böyle bir ilahlığa dikkat çekerek şöyle buyurmaktadır: "Ey insanlar! Size bir örnek verildi. Şimdi ona iyi kulak verin. Sizin Allah(cc)'tan başka taptıklarınız bir sinek dahi yaratamazlar, hepsi bunun için toplansalar bile. Eğer sinek onlardan bir şey kapsa bunu ondan kurtaramazlar. İsteyende âciz istenen de..."
Bir çeşit hurma. Hac,22/73
·
161 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.