Gönderi

Altı Kız Babası’nda, altışar kız ve erkek çocukları olan babalar, kahramanlığın klasik gövde gösterilerinden olan birinden hileyle bir şey almak konusunda bir kız, bir erkek evlat üzerinden iddiaya girer. Bir kez daha kadının yiğitlik gösterisindeki amaç, erkek evladı olmayan babanın yüzünü yerden kaldırmaktır. Yarışmayı kız kazanır ve Beyoğlu’nun cebinden altın elmayı aşırır. Daha ilk karşılaşmalarında Beyoğlu, kendini erkek olarak tanıtan bu kız bakışlı Ali Sağdıç’tan çok etkilenmiştir. Anasının öğüdüyle cinsiyetini anlamak üzere onu çeşitli sınavlardan geçirir. Kız, erkek dayanıklılığında, süse püse değil, savaş aletlerine düşkün biri izlenimini verir. Ukaladır, burnundan kıl aldırmaz ve hiçbir ilgi işareti göstermez. Ne ki, gitmeden önce altın elmayı aşırdığı cebe bir not bırakmayı da ihmal etmez. “Yaz geldim, güz gidiyorum/ Kız geldim, kız gidiyorum.” İşareti alan Beyoğlu, allem eder kallem eder, evine döndükten sonra fazlasıyla evcil bir dişi kimliğine bürünen bu kızı kaçırtır. Kız anında uysallaşır, sahibinin kucağında mırıldanan bir kediye dönüşür. Aslında bu teslimiyetçi evcil yapı, daha erkek elbiselerini üzerinden attığı ilk anda başlamıştır.
·
29 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.