Öylesine dolu, öylesine yeşil, öylesine verimli ve diri, öylesine tutkulu ve ölçülmez. İşte tragedya da, yaşam da, acıda, beğençte bu bolluğun içinde, o yüce büyüleyicilikle duruyor, uzaktan gelen üzüntülü bir şarkıyı dinliyor, oluşan anılarından söz açıyor, onların adlarını dile getiriyor: Kuruntu, istenç, üzüntü. Evet gönüldeşlerim, benimle birlikte tragedyanın yeniden doğuşuna inanın..."Hazırlanın, donanın bu sıkı yürüyüş için inanın Tanrınızın tansığına!"