Gönderi

“Ne kadar kitap getirirseniz, kitapların ağırlığınca altın vereceğim." diyerek haber yaydırır halife... Bunu duyan bilginler, seyyahlar ve dâhi âlimler, diyâr diyâr gezerek kitap toplamaya başlarlar. Kimileri de yabancı dillerde yazılmış kitapları tercüme ederek getirirler. Bu öylesi bir hâle gelir ki en sonunda vezir: “Efendim, Beyt'ül Hikme için koyduğunuz kitap kuralını değiştirelim, yoksa hazinede altın kalmayacak” der. Memûn ise şöyle cevap verir: “Vezirim! Ben de seni akıllı biri zannederdim. Ne zaman altın bilgiden daha kıymetli oldu? Asıl biz kârdayız, altın veriyoruz ama karşılığında da bilgi alıyoruz."
·
264 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.