Gönderi

Fâil-i hakîkînin Allah olup, O'ndan başka rızık verenin bulunmadığını, kulun hakkında takdir ettiği fakirlik, zenginlik, ölüm ve kalımın, kendisinin bilmeyeceği şekilde, hakkında umduklarından daha hayırlı olduğuna inanmak sûretiyle îmanı kemal bulmadıkça tevekkül hali de kemâle eremez. Tevekkül, bu anlattıklarımıza olan kuvvetli îman üzerine kurulur. Dînin, söz ve amel gibi diğer bütün makamları da böyledir. Onlar îmanın aslı üzerine kurulurlar.
Sayfa 822Kitabı okudu
·
116 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.