2003 yılında tiyatroyada uyarlandığında izlemiştim,o zamanlar cdler vardı.Hafta sonu dayım CDsini almış Ailecek toplanıp izlemiştik.Tabi o zamanlar ergenliğimdeyim 14 yaşında bir çocuğum keyifle izlemiştik. Şimdi kitabını okuduğumda çok ders çıkardım kitaptan .Yılmaz Erdoğan'ın mesajları beni her zaman etkilemiştir.Ama evde kimse yokken sakin sakin okuyup düşünmek ayrı bir güzel oluyor .Alıntılarla bir şeyhler paylaşmak istiyorum.Birazcık spoiler var . Büyük anne - Televizyon yandı. Birden bir ses geldi.Tam defilenin ortasında pof diye bir ses geldi.Ben yine mankenler arasında bir tatsızlık oldu zannettim.Ama sonra ekran karardı.Bekledim bekledim aydınlanmadı... Karanlığa bir baktım yarım saat düzelmedi.Fişle oynadım olmadı...Televizyona böyle elimle vurdum düzelmedi... Nereye bakacağım ben şimdi? Eskiden pencereden sokağa bakardık.Sokağa bakan diğer komşular vardı,laflardık zaman geçerdi.Şimdi kimse sokağa bakmıyor ki.Herkes içeride televizyona bakıyor...Ben şimdi tek başına nereye bakacağım? Karakter namaz kılan ve magazin izleyen biri Hilmi'nin annesi bir alıntı daha varda gerek görmüyorum çok spoilere girmiyim.Alıntı (Diyalogda) göründüğü gibi televizyonu bozulunca üzülen bir birey,çevresinden yakınıyor ama atağa geçme yok.Hayatı sadece klasikleşmiş anlamını bilmediği dua etmek ve magazin izlemek günümüzü çok iyi aktarmış.Benim tanıdığım çoğu insan ne yazık ki böyle.Burda ki anne karakteri işine geldiğini bilen işine elmediğini bilmeyen televizyon bağımlısı olmuş izlediği şeyleri bile tekrar tekrar izleyen dedikodu programlarından zevk alan bir karakter kim zengin hangi ünlü böyle kim ne yapmış gibilerinden. Hilmi isimli karaktere deli raporu veriliyor neden Tanrıyla konuştuğunu söylediği için,etrafındakiler bunu fırsat bilip adamı kullanıp üstünden para kazanıyorlar adamın bundan haberi bile yok,hoca olup çıkıyor.Halbuki adam defalarca diyor ben hoca değilim diye.Şu çok hoşuma gitti Tanrıyla iletişime geçmek için bir aracıya ihtiyaç yok demesi bu bir gerçek,ne ölmüş biri ne ermiş biri ne bir peygamber bize şefaat etmesine gerek yok biz imanla yaklaşırsak O bizle konuşur. Bu alıntıyı paylaşmadan edemeyeceğim. Hilmi - Sen dün ve bugün anladın da kardeşim olacakları mı merak ediyorsun Emrullah kardeşim? Hiç kitap okumayan adam niçin merak ediyor seneye yazılacak kitapları? bu dünyada yaşamayı bilmeyen neden merak eder başka gezegenlerde ki hayatı? Geçmişi ve bugünü ne zaman bitirdiniz de geleceği sorguluyorsunuz? Hâlâ işler kalleşçe hallediliyor ikili ve uluslar arası ilişkilerde!...Saçma bir mesaj kaygısına dönüşmüş bütün dillerde "savaşa hayır" cümlesi...Evet ama oraya bomba atılmasının bir sebebi var diyenler var,ölülerin fotoğrafına bakanlar arasında...Her ülkenin sınır komşuları dost ve kardeş,düşman ülkeler...Doğru düzgün top bile oynayamıyorlar kavgasız..Oyunları savaş gibi görenler,savaşı da oyun gibi görüyorlar elbet...Aynı kadına sevdalananlar birbirini vuruyor,aynı şeyden nefret edenler can ciğer arkadaş!...Bir şeyi,bir kadını,bir erkeği ya da bir ülkeyi sevmenin cezası ölüm bile olabiliyor bazı... Ben bu alıntıyı paylaştım açıklamaya bile gerek yok çok açık bir şekilde yazılmış zaten. Topluma aykırı gelenlere artık deli deniyordu,delinin anlamını billmeden bir şeyhler söyledi Yücel

Bana Bir Şeyhler OluyorYılmaz Erdoğan · Sel Yayıncılık · 2005326 okunma

··

265 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.