Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Osmanlı'nın Matbaa Fetvası..
Zamanın şeyhülislâmı Yenişehirli Abdullah Rumî Efendi'ye, "Basma sanatında (matbaa) maharet iddia eden Zeyd, lugat, mantık, hikmet,heyet (astronomi) ve bunların emsâli âlet ilimlerine dair telif olunan kitaplarının harf ve kelimelerini birer kalıba çıkarıp, kâğıtların üzerine basarak, bunların benzerlerini elde ederim dese, Zeyd'in böyle kitap basmasına şer'an izin verilir mi?" diye soruldu. (Fetvâlarda ger çek isim zikredilmez; sembolik isimler kullanılır.) Şeyhülislâm şöyle fetvâ verdi, "Kitap basma san'atını iyi bilen kimseler, bir kitabın harf ve kelimelerini birer kalıba çıkarıp, buradan kâğıtlara basmakla, bu kitaptan az zamanda kolayca, çok sayıda elde ediyor. Böylece çok ucuz kitap yazılmasına sebep oluyor. Faydalı bir iş olduğundan, şeriat bu kimsenin bu işi yapmasına izin verir. Kitapta yazılı ilmi bilen birkaç kişi, önce kitabı tashih etmelidir. Tashih ettikten sonra basılırsa, güzel bir iş olur." Öteden beri bizde söylenen, "Avrupa'da matbaa bulunup, kitaplar basılırken, bizdeki din adamları matbaa günahtır, gâvur icadıdır diyerek engellediler. Yıllarca geri kalma mıza sebep oldular" sloganının gerçeği budur.
·
120 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.