Gönderi

Tanrı ya da Tanrılar
Bir şey önce yok gibi gözükürken sonra var olmuş zannediliyorsa birisinin ya da birilerinin yarattığı varsayılıyor çoğunlukla. Bu da gizli bir zaman varsayımı içeriyor. Bense ne bir zaman görüyorum ne de önceden yokken sonradan yaratılan bir şey. Yaratılan bir şey olmayınca bir yaratıcı Tanrı var mıdır, yok mudur gibi sorular ve bunun üzerinden geliştirilen teist, ateist, deist, agnostik gibi tanımlamalar magmada sürahi aramak kadar anlamsız ve boş geliyor bana. Kendilerini öyle tanımlayanlar için anlamlı olabilir, benim durduğum yerde öyle değil. Tanımı dahi yapılamayan, oyun hamuru gibi bir kavram olan Tanrı’yla uğraşmak yerine evreni, canlılık adını verdiğimiz hâli ve kendimizi anlamaya çalışmak çok daha ilgi çekici ve faydalı olur diye düşünüyorum. Tanrı’nın varlığına ya da yokluğuna olan ilgim ancak bu iletideki kadar. Bir şekilde bu gizemli “varlık”ı tanımlayabildiğimizi ve tanımladığımız gibi var olduğunu düşünelim. Böyle bir durumda onun bize ilgisinin benim ona ancak bu iletideki ilgim kadar bile olacağını sanmıyorum.
·1 alıntı·
248 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.