Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 saatte okudu
Kitabın konusu kısaca şöyle; kendi halinde yaşayan çalışkan karıncaların nasıl asimile edilerek filler sultanının sömürgesi altına girdiği anlatılıyor. Konuyu kısa kesiyorum çünkü söyleyeceklerim var. Kitabın sonlarına doğru "Yahu bu karıncalar nasıl bu hale geldiler?" diye bir müddet düşündüm. Özgür, kendi halinde yaşarken, kimseye bir zararın ve de hiçbir sebep yokken nasıl sömürülen durumuna düşer insan? Psikolojik manüpilasyonla elbette. Yavaş yavaş asimile olursunuz fakat farkına bile varmazsınız. Asimilasyon için yapılması gerekenler sırayla; fark ettirmeden özgürlüklerini elinden al, sonra dillerini yasakla en son düşünmemeleri için elinden geleni yap. Düşünmemeliler. Çünkü düşünürlerse gerçeğin farkına varırlar. Düşünmek!.. Düşünmek, kafa yormak, mantık yürütmek... Kendi kararlarını kendin verebilmek! Ne müthiş bir olay. Daha bitmedi içlerine gir, kafalarını karıştır, böl, parçala ve yık! Çok etkileyici, uzun uzun düşünülmesi gereken bir kitaptı kesinlikle. Kapitalizm ve emperyalizm denen sinsi iki yaratığın düzeni nasıl alt üst ettiği, bunun adına da "özgürleşme" diyerek sevimli, cazip hale getirilmesi çok ürkütücü. Bir kez daha anlıyorum ki bilmek ya da bildiğini zannetmek ve bildiğini uygulamak birbirinden çok farklı şeyler. Kitapta yazılanların günümüzde hala yaşanılıyor olması da ayrıca düşünülmesi gereken bir durum. Biraz etnik kokular da gelse de burnuma, bu konulara girmeye gerek duymuyorum. Kimse soyunu, dinini, ırkını, cinsiyetini, tenini bırakın; yüzünü, gözünü, kaşını, saçını, başını bile seçmeden dünyaya geliyor. Ne olduğunuza değil ne olacağınıza bakmak lazım. Ne için geldiğiniz, hayattaki amacınız ve en önemlisi kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyleri başkasına yapmamanızdır elzem olan. Her zaman bu şekilde mi davranılıyor. Maalesef ki HAYIR Keşke elimizde sihirli bir değnek olsa da zalimin zulmüne son verebilsek, keşke kimse acı çekmese... Herkesin eşitlik, özgürlük ve barış içinde yaşayabileceği bir dünya olsa. Ne zaman böyle bir hayatı düşünsem Cengiz Aytmatov'un "Gün Olur Asra Bedel" kitabındaki keşfedilen o yaşanılası dünya aklıma geliyor. İstesek dünyayı güzelleştirebilir miyiz? Elbette yapabiliriz bunu. Fakat çoğunluk istemiyor bunu. Ezen memnun, ezilen durumun farkında bile değil. Bir de üçüncü tür var. Onları da unutmamak lazım. Provokatörler! En tehlikelisi... Unuttuğumuz şey aslında o kadar basit ki! Hepimiz İNSANIZ! Acı çekeriz, güleriz, eğleniriz, ağlarız... Önemli olan bir olabilmek, birlik olabilmek. Yaşar Kemal'in de kitabın sonunda söylediği gibi "Kıssadan hisse, yeryüzünün bütün karıncaları birleşince..." Ben çok beğenerek okudum. Üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken ve okunması gereken kitaplardan. Tavsiyemdir. Keyifli okumalar.
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,3bin okunma
·
138 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.