Aya Kitap Yayınevi'nden Ocak 2018 yılında Anlatı/Roman türünde Ekrem Şahin'in kaleme aldığı bir kitap. Yirmi birinci yüzyılda insanların bilgisayarlara bağımlı hâle gelerek teknolojinin bağımlısı olduğunu vurguluyor kitabın en başında. Girizgâh böyle başlıyor. Sonrasında ise tabiattan kopmuş, yüksek katlı betonarme binalara hapsolmuş, beynini geliştirmek ve çalıştırmak için bir çabada bulunmadığından insanoğlunun haklı olarak dem vurduğu cümleleri göze çarpıyor. Kendi düşünceleri doğrultusunda bir 'insan analizi' yapıyor. İnsanları çeşit çeşit bir sınıflandırma örneğinden kasıtla 'bir tiyatro oyunu'na benzetmekte. Yazanlar, yönetenler, oyuncular ve yaklaşan tehlikeye karşı neye güldüğünü dâhi bilmeyen izleyiciler üzerinden bir piramit tabakasını oluşturmuş kitabında Ekrem Şahin. Kimi zaman bir fıkrayla, kimi zaman kendi işine geldiği şekilde deyim ve atasözlerimiz üzerinden eleştirilerde de bulunmuş yazar. Örnek vermek gerekirse; Allah'ın emir ve yasaklarından, ibadetlerden, kurban kesmekten tutun da manevî değer yargılarımıza kadar mizahi yolla eleştiren bir kişi olduğunu söylemek mümkün yazdıklarından. Bu düşüncelerine yazarın katılmıyorum. Tasvip etmediğim cümlelerini paylaşmadım. Küfür, hakaret içermedikçe, saygı çerçevesinde kalmak koşuluyla, isteyen istediğini düşünür, söyler, yazar derdim o değil burada zaten. Bazı dini hassas konularda inceden alaya kaçan tavrına eleştirim. Düşüncelerinin gelişiminde Yunan mitolojisindeki uydurulmuş tanrılar ezoterizminden etkilendiği ve fikirlerinin gelişiminde önemli ölçüde pay sahibi olduğu aşikâr. Kendi görüş ve düşünceleridir tabii. Kitabından benim aynama yansıyanlar bu şekilde oldu. Kendinden bahsettiği önsözde hayatıyla ilgili yazdıklarını okudum. Yaklaşık onbeş yıldır süren gemilerde çalışması, kendi deyimiyle 'denizlerde resimli dünya atlasının izini sürmüş' Ekrem Şahin.. Çok meşakkatli herkesin katlanamayacağı bir iş. İş hayatının bunaltıcı yalnızlığının verdiği kendisiyle olan 'yüzleşme'sin de payı var mıdır bilmem hayata dair ezoterizmi öne çıkaran bu düşüncelerinde. Keskin bir kılıç gibi sallanan bir dünyanın üzerinde yürümeye çalışmak kolay değil tabii. Kitabını şekillendirirken kafasında gemilerde çalışırken aldığı notların ve yazdığı günlüğün bir sonucu izlenimi verdi bana okumayı bitirdikten sonra. Yanılıyor olabilirim de.. Desteklediğim, beğendiğim anlatıları ve düşünceleri oldu. Eğitim sistemi eleştirileri üzerine, kapitalist, materyalist ve adaletsiz düzen çarkının noktalarını iyi vurgulamış mesela. İnsanın doğadan, topraktan nasıl koparılışına dair yazılarını takdir ettim. Ve en önemli husus insanların artık teknolojik aletlerle mankurtlaştırılıp çöküşüne doğru olan gidişatına tamamen katılıyorum bende.

YüzleşmeEkrem Şahin · Aya Yayınları · 20186 okunma

·

166 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.