Yetişkinler için yazdığı eserlerle tanınan yazar Elif Şafak'ın bildiğim kadarıyla tek çocuk kitabı olan Sakız Sardunya üzerine tespitlerimi naçizane paylaşmak isterim. Sakız Sardunya, ismini sevmeyen ve ismi yüzünden akran zorbalığına uğrayan bir kız çocuğudur. Arkadaşlarının onunla alay etmeleri Sakız Sardunya'nın yalnız bir çocukluk sürmesine yol açmaktadır. Eser, akran zorbalığına mercek tutmasıyla çocuklar arasında bazen fazlaca yaşanan bir çatışma konusuna dikkat çekmektedir. Kitap, verdiği iletiler bakımından çocuklara ve yetişkinlere iletiler şeklinde iki kategoride incelenebilir. Çocuklar için bakacak olursak herkes her derste başarılı olamaz lakin sen çabalamaktan vazgeçme, çevre hepimizin evidir onu koruyup kollamalı ve temiz tutmalıyız, arkadaşlarımızın bazı özellikleriyle alay etmek onları üzer, toplumda hepimiz farklı özellikler sahibiz ve bizi bu farklılıklar değerli kılar gibi iletiler göze çarparken yetişkinler için ise çocuklara ileride sevecekleri isimler koymanın önemi, çocukları 'çocuk işte anlamaz' olarak görüp onları aile içi konulardan soyutlamamak gerektiği, çocuklara karşı dürüst olmanın gerekliliği, çocuklara kitap okuma konusunda tavsiye veren büyüklerin kendilerinin de aynı özeni kitap okuma konusunda göstermeleri gerektiği gibi iletiler karşımıza çıkmaktadır. Ancak eserin hitap ettiği kitle göz önünde bulundurulduğunda bu kadar fazla iletinin yer yer konudan konuya atlayarak verilmesi eserin kurgu yönünü gölgede bırakıp yapıtı düşünsel bir eser konumuna sürüklemiş durumda. Ayrıca iletilerin yer yer kahramanın çıkarımlarda bulunarak ulaştığı örtük, yer yer ise apaçık verildiği iletiler biçiminde yapıtta yer alması kitabın bir ders kitabı niteliğine bürünmesinin yolunu açmış gibi düşündürmektedir. Eserin sonuna geldiğimizde kitaba serüven katan kürenin bir rastlantı eseri kitapçıya da küçükken verildiğinin kahraman tarafından öğrenilmesi eserin inandırıcılığını ve gizemli yanını zedelemiş görünmektedir. Bunun yanı sıra Sakız Sardunya'nın ailesinin yalanını yakalanmasına rağmen olması gerektiği üzere çocuk gibi davranmayıp yetişkin gibi bir tavır sergilemesi hatta bu kişilerin sorgulanmadan geçiştirilmesi kahramanın idealize edildiğinin bir göstergesi gibidir. Bunların dışında eserde bazı kelimelerin örneğin günlük yaşamda sıklıkla kullanılan gökyüzü sözcüğü yerine sema sözcüğünün kullanılması çocuk okurların kelime dağarcığının gelişmesinde önemlidir. Yine yazarın içerikte hayal kurmayı, kitap okumayı özendirmesi de eserin dikkat çeken faydalı yanlardan birisidir.Gelelim çizimlere...Çocuklar, resimli kitaplarda görsellere ayrıca dikkat etmekte, bir eleştirmen gibi değerlendirmeler yapmaktadırlar. Eserdeki resimlerin ise anlatılan kahramanlara daha uygun ve renkli olarak çizilmesi anlatılanlarla okuyucunun bağ kurmasını kolaylaştırırdı. Ancak ben bu konuda da kitabın bazı eksikleri olduğunu düşünüyorum. Sayfa 120'deki görseli, o kısmı okumadan önce incelediğimde bir kurbağa ile karşılaşacağımı sanirken beni somon balığının selamlaması bu düşüncemi pekiştirmiş oldu diyebilirim Kitap seviye olarak ilkokul 4. sınıftan itibaren 5. Sınıfların, okuma seviyesi ortalamanın biraz altında kalan 6. Sınıfların da okuyabileceği düzeyde. Akran zorbalığı konusunda yararlanılabilecek bir kaynak olabileceği görüşüyle hepinize sağlıklı günler dilerim.

Sakız SardunyaElif Şafak · Doğan Egmont Yayınları · 20153,128 okunma

·

136 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gizem Tosun