Sahne, küçük ama şık bir Rus tatil kasabasinda, Kafkas Dağları'n eteklerindeki Pyatigorsk, 1853 yazında açılıyor. Topçu subayı olan hen li ama düzensiz bir asker, Çar adına Çeçen asilerle savaşıyordu, durumu kötüydü. Döneminde birçok yönden tipik, genç bir aristokram. Hem San Petersburg'da hem de asker meslektaşlarıyla kumar oynayıp büyük paralar kaybetmişti. Kariyeri kasvetliydi. Çar'ın parmağının altında olmayan,daha ar sansürlenen, modern bir Rusya'nın hayalini kurarken savaş öyküleri yazıyordu. Birçok kadının peşinden koşuyor, toprak sahibi olarak sahip olduğu gücü serflik yapan kızların üstüne atlamak için kul lanıyor, hayatını düzeltmek için planlar yapıyor ve kısa süre sonlar bu planlanı unutuveriyordu. Geniş alnı ve büyük kükülüyle, göze batan bir figür oluşturuyordu-neredeyse kızgın, kurt gibi bakışları vardı.
Ama kumar borçları yakasına yapışmıştı. Birkaç ay önce eniştesi ni sahip oldukları ikinci bir kasabayı, yirmi altı serf ve aileleri ile sat maya zorlamışu yani insanlar bozuk para gibi elden çıkarılmışlardı.. Şimdi de doğduğu, büyükbabasının inşa ettiği ana malikâneyi satmak zorunda kalacağının farkına varmıştı. Bu büyük ev, rakip bir toprak sahibi tarafından alınmış, parçalara ayrılmış, vagonlara koyulup kendi arazisinde tekrar inşa edilmişti. Geride sadece evin iki küçük kanadı ve aradaki çirkin boşluk kalmıştı.
Borç ödemek için serfleri satmak veya serf kadınlardan faydalan mak Rusya'nın sıkılmış, şımarık, hoşnutsuz soylu erkekleri arasında görülmeyen davranışlar değildiler. Bu adam yirmilerinin sonunda olan Leo Tolstoy'du. Dünyanın en büyük romancısı, sadece Rusya'nin değil, dünyanın ahlaki otoritesi olacak, idolleştirilecek olan Tolstoy'du.
Sayfa 432Kitabı okudu
·
81 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.