Kitabın çıkacağı günü sabırsızlıkla bekliyordum. Kitabı ilk çıktığı gün hemen satın aldım. Elime ulaştığında gerek tasarımı ve gerekse kapak resmi çok hoşuma gitti. Merak içerisinde bir an önce kitabı okuma isteği beni heyecanlandırıyordu. Her sayfasını çevirdiğimde okuma isteğim daha da artıyordu. Kitabın en önemli kahramanları zorluklar içinde hayat mücadelesi veren Eda ve Melek gibi iki karakter. Eda gerek ailesinde ve gerekse okul hayatında yalnızlık çekmektedir. Ona en büyük desteği erkek arkadaşı Serkan ve kendisinden birkaç yaş büyük arkadaşı Melek vermişti. Eda annesi ve kardeşi Seda ile yaşıyordu. Annesi Meltem Hanım ve babası Âdem Bey şiddetli geçimsizlikten dolayı boşanmışlardı. İşin aslı Âdem Bey egosu yüksek olduğu için özgürlüğüne düşkün olduğu için evlilik sorumluğundan kurtulmak için boşanmıştı, ama mahkeme kayıtlarına bu şiddetli geçimsizlik olarak geçmişti. Eda yaşça büyük olduğu için annesinin ve babasının boşanması onu psikolojik olarak olumsuz etkilemişti. Boşanmadan dolayı babasını suçlayan Eda babası her aradığında ona soğuk davranıyor veya telefonlarına cevap vermiyordu. Eda aslında annesinden de pek sevgi görmüyordu. Annesi için varsa yoksa kardeşi Seda'ydı. Eda çoğu zaman bu duruma sitem ediyor ve üzülüyordu. Tüm bu zorluklar içinde onu bir tek anlayan erkek arkadaşı ve Melek arkadaşıydı. Kendi ayakları üzerinde durmak gerektiğini anlamış ve azim ile çok isteği Hukuk fakültesini kazanmıştı. Artık Avukat olacaktı. Diğer taraftan Melek eşi Alp tarafından aldatılmış ve ihanete uğramıştı. Üstelik boşanma kararını aldığı zaman hamile hayatın onun için daha da zor geçeceğinin işareti idi. Melek bir Ana okulda öğretmenlik yapıyordu. Aynı okulda görev yapığı Serdar Melek ile ilgilenmeye başlamıştı. İlk başlarda Melek Serkan'ın ona karşı ilgisini pek umursamazsa da zamanla aralarında duygusal bağ oluşmaya başlamıştı. Serdar, Melek her başı derde düştüğünde yanındaydı. Doğum yapacağı zamanda bile hastanede onu yalnız bırakmamıştı. Melek ile Serdar evlilik kararı almış ve nikâh için gün almışlardı. Aksilik bu ya nikâha günler kala onları Serdar'ın eski sevgilisi Pınar bir tuzak kurarak ayırmıştı. Bu olaydan sonra Melek bu olaydan sonra tayinin İzmir'e almış ve artık orda yaşamaya başlamıştı. Aylar sonra Eda stajını bitirip kendisine büro açmıştı. Serkan ile evlilik kararı almış ve evlenmişlerdi. Düğününe annesi ve kardeşi gelmemişti. Sonradan annesinin gerçek annesi olmadığını öğrenmişti. Babası Âdem Bey iflas etmiş ve yurtdışından gelmişti. Eda'dan ilgi görmeyince eski eşi Melek hanımla barışıp yeniden evlendi. Hikâyenin sonunda Eda doğum sırasında hayatını kaybetmişti. Onun adını kızı Eda yaşatacaktı. Kimi hikâyeler mutlu sonla bitmez. Hayatta öyledir. Kimi insana her türlü imkânı sağlarken kimi insana sağlamaz. Önemli olan hayatın içinde başarı hikâyesi yazabilmek. İşte tam da bu hikâyede Eda çok isteği avukat oldu, evlendi yuva kurdu ve çocuğu oldu ama hayat işte her hikâyenin bir sonu var. Kitabı büyük bir keyif alarak okudum. Son olarak diyeceğim şu dur ki Gönül Mevsimi kitabını henüz almamış kitap severler hiç tereddüt etmeden alabilirler......

Gönül MevsimiŞenay Malgir · Dionysos Yayın Group · 2022533 okunma

··

743 görüntüleme

Serkan Akın

@akinserkan ·

08 Haziran 2022 17:02

Nefis bir inceleme olmuş. Kitabı bende büyük bir keyif içerisinde okudum.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.