Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. İyisi mi, beni yaktırırsın, odanda ocağın üstüne korsun içinde bir kavanozun.. Kitaba adını veren şarkıyı merak edip dinlerken nedense aklıma birden bu şiir geldi. Hangi zihinsel haritam buna sebep bilmem ama bu durum hoşuma gitti ve burada da yorumuma bu şiir ile başlamak istedim. Gelelim kitaba. Yazarın okuduğum ilk kitabı Beni Asla Bırakma içeriği hakkında hiç bir bilgim olmadan başladığım için beni şoklara uğratan bir kitap oldu. Zevkine güvendiğim bir kaç kişinin kitabı beğendiğine dair yorumları görünce hemen sepetime ekledim. Başlangıçta hasta bakıcılık yapan bir kadının geçmişi anarak hayatını temize çekmesini okuyacağız diye düşünürken olay bambaşka yerlere evrildi. Kitabın tonu yada yazarın üslubu mu demeli, size hiç bilimkurgusal bir roman okuyorsunuz havası vermiyor. Çünkü yazarın asıl üzerinde durduğu konu ' insan neden yaşar, daha doğrusu öleceğini bile bile neden aşık olur, bizlerin yaptığı gibi kitap okur hatta kitap yazar, anılar biriktirir?' Bu felsefik düşünce içinde karamsar bir hava taşır. Öldüğünde öğrendiği tüm dillerin, yaşadığı tüm deneyimlerin yok olacağını bilerek yinede devam edebilmek kısmen anlamsız gelebilir çünkü. Kitabın benim anladığım kadarıyla alt metinlerinden biri bu sorgulamalardı. Yazarın organ bağışçısı olarak ele aldığı ana karakterden aslında çok da bir farkımız yok. Kaç yaşında öleceğimizi bilmesek de bir gün bunun olacağı en sarsılmaz gerçek. Ama belki hayatı değerli kılanda budur. Bana bu tarz, normalde düşünmeyeceğim yada düşünmek istemeyeceğim konularda sorgulamalar yaptıran kitapları seviyorum. Şaheserdi, favorim oldu diyemem ama çok sevdim. Herkese hitap edecek bir kitap değil bence ama sakin, durağan ve düşündüren kaliteli metinleri sevenler bir şans verebilir.

Beni Asla BırakmaKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20217,7bin okunma

·

145 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Duygu S.