Hayat, bazı insanlar için acımasız. Fazla acımasız.
Sanıyorum bu acımasızlığı en çok bu kitapta görüyoruz. Yazar boşuna dememiş "Bugüne kadar yazdıklarım, bu kitap için bir hazırlık niteliğindeydi" diye.
John Steinbeck de hayat gibi okuyucusuna acımıyor. Kitapta bir olay olacaksa bunu dosdoğru suratınıza çarpıyor. Artık nasıl baş edeceğiniz size kalmış. Ben, bazen dışarı çıkıp hava dahi almak zorunda kaldım.
Yazardan okuduğum beşinci kitaptı ve gerçekten bu kitabıyla farkını ortaya koydu. Uzun ama çok hissedilir bir yolculuktu benim için. Sanıyorum bunun zararı dokunmuyor kimseye.
Karakterlerin her biri farklı farklı, hepsiyle çok değişik duygular tadıyor insan. İyilikle kötülüğün ayrımı, işlenişi, evrilişi her bir detayıyla bir başyapıt bu kitap.
Karakter yoğunluğu fazla ama gözünüz korkmasın. Bir kağıda not alırsanız çok daha rahat edersiniz çünkü resmen 3-4 kuşak ilerliyor. Onun haricinde yapacağım hiçbir uyarım yok. Olsa olsa karakterlere karşı uyarabilirim. "Dikkat bu karakter sizi şoke edebilir." Artık onu da okuyunca anlarsınız. Nasılsa birden fazla.
Çok dehşete düşeceğiniz zamanlar olacaktır, kabullenemeyeceğiniz, kalemi alıp kitabın bazı yerlerini karalamak isteyeceğiniz zamanlar olacaktır. Biz bunu her ne kadar kabul edemesek de bu bizim hikayemiz. Bu kitap bizi anlatıyor. İçimizdeki iyiyi ve kötüyü yansıtıyor. John Steinbeck bunu kitaba döküp Habil ile Kabil'i modernleştirmiş. Ve bunu yapılabilecek en iyi şekilde yapmış. Victor Hugo'nun Sefiller'in ön sözünde yazdığı gibi. "Sizin için geldim, çevirin sayfaları."
Cennetin Doğusu 
John Steinbeck
·
3,609 views
Catherine beni şok ediyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.