Duygusal Zeka’nın yazarı Daniel Goleman iki üniversite profesörünün çocuğu olarak dünyaya geliyor. Başarılı geçen öğrencilik hayatı Harvard Üniversitesi'nde Klinik Psikoloji ve Kişilik Gelişimi bölümünden mezun olarak sonlanıyor. Harvard Üniversitesi’nden hocası David C. McClelland’ın tavsiyesiyle o dönemde önemli bir dergi olan Psychology Today’de çalışmaya başlıyor. Sonrasında New York Times’e geçerek beyin ve davranış bilimleri konusunda haberler yazıyor. İlk kitabı Asya dinlerinin eski psikoloji sistemlerini ve eşlik eden meditasyon uygulamaları üzerine yaptığı araştırmanın özeti niteliğini taşıyan The Meditative Mind. Goleman 1995 yılında içinde bulunduğumuz kitapla o güne kadar pek kimsenin üzerinde durmadığı ‘duygusal zeka’ terimini konseptiyle birlikte meşhur ediyor. Aynı zamanda çok satanlar listesinden düşmeyen Duygusal Zeka kitabının yazarı olarak kendisi de meşhur oluyor. Kitap otuz dilde beş milyondan fazla satışa ulaşıyor. Yazarlığı bırakmıyor, devam eden yıllarda yine duygusal zeka ile bağlantılı kitaplar yazıyor. İki kez Pulitzer ödülüne aday gösteriliyor, çok sayıda ödül alıyor. Halen, Örgütlerde Duygusal Zeka Araştırma Konsorsiyumu’nun eş başkanlığını yapıyor. Girişimciler, öğretmenler, psikologlar ve diğer profesyonel gruplara yönelik seminerler veriyor. Eşi Tara Bennett- Goleman ‘Duyguların Simyası’ isimli kitabın yazarı. Budizm, meditasyon, insan ve toplum, kişisel gelişim, üzerine kitapları bulunuyor. Daniel Goleman duygusal zekayı kendine yönelik (iç görüyle), öz saygının dahi dışında kalarak geliştirdiğimiz farkındalıkla oluşan öz bilinç odağında açıklıyor. Duygusal zekayı öz bilinç sayesinde gelişen temel bir yetenek, diğer tüm yeteneklerimizi, bilerek ya da körelterek derinden etkileyen bir güç şeklinde tanımlanıyor. Öğretiler aracılığıyla duygusal okur yazar haline gelinmesi ve davranışlarımızı buna göre şekillendirip hayatımızı idame ettirmemizi öneriyor. -Alfred Adler’de karşımıza çıkan ‘yaşam tarzı’ kavramına Goleman öğretisiyle çok yakın duruyor. En büyük farkları ise eğitmek için duyguyu kullanmak yerine duygunun kendisini eğitmek.- Kitapta psikolojinin ilgi alanındaki başat konuların hemen hepsine değiniliyor. Konulara yaşanmış olaylardan örnekler verilerek giriliyor. Bu bakımdan psikolojiye görece yeni başlayan okuyucunun önü açık. Devamında yapılan araştırmalar ve testlerin sonuçlarıyla sorun ortaya konuyor. Çözüm noktasında geliştirilen öz bilinç sayesinde öneriler sunularak duygusal zeka savı destekleniyor. Kitabın önemli bir bölümü çocukluk ve gençlik dönemlerine ait davranış bozukluklarına ve duygusal gelişime ilişkin öğretilerden oluşuyor. ----------------- Kişisel görüşüm: EQ duygusal zeka kavramına hep bir tedirginlik ve şüpheyle yaklaştığımı söylemem gerekiyor. (Decart peşimi bırakmıyor.) Kişi dışında etkenler tarafından belirlenmiş bir başarı tarifine, iş bilirlik eklentisi pekala duygusal zeka şeklinde okunabilir. Keza bunun dışında iyi, gelişmiş, çevresel faktörlerin bağlamı da duygusal zekayla aynı sonuçları verebilir. “Bildik IQ testlerinin aksine, “duygusal zekâ puanı”nı çıkaran tek bir kalem kâğıt testi yoktur ve hiçbir zaman da olmayabilir.” Yazarın da belirttiği gibi test edilemiyor, ölçülemiyor olması bakımından bilimsel niteliğinin tartışılabilir hale gelmesi çekimserliğimin asıl nedeni. Öğretilebiliyor, geliştirilebiliyor olması bakımından da doğuştan gelen bir yetenek halinde karşımıza çıkan bilişsel zeka IQ’dan ayrılıyor. Öte yandan duyguların karar mekanizmalarına etkisi düşünülürse “EQ”müthiş bir boşluğu dolduruyor. Çünkü duygular insan kültürü içinde düşündüğümüzden çok daha fazla yer kaplıyor. Vicdanım yoksa adaleti nasıl düşünebilir ve nasıl kurgulayabilirim ki? Mantıksal, kişisel ve karşılıklı, toplumsal çıkar halinde. Sonra çıkarlar çatışır erk sahiplerinin çıkarları hepsinden üstün gelir. Birisi gelir tek başına yasamayı eline alır, yargı iki dudağının arasına sıkışır, herkes eşitken birileri daha eşit olur. Kişiye, duruma göre özel yasalar çıkar… her şey çıkar meselesi…vicdanın yoksa. Ben kitabı ikinci kez okudum. İlkinde bazı bölümleri süpürerek okumuştum. Bu kez sebat ettim, kısa kısa hatırlamalar şeklinde daha önce okuduğum bazı psikologlara geri dönüşler yaptım. İyi oldu. Size de tavsiye ederim, özellikle okumamışlarsa öğretmen arkadaşlara. “…fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller…”

Duygusal Zekâ EQDaniel Goleman · Varlık Yayınları · 20192,795 okunma

··

446 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.