Yiğit Bener'in okuduğum ilk eseriyle herkese merhaba Sahafta gezerken şöyle bir gözüme ilişen ve biraz kurcaladıktan sonra iyi bir kitap olacağını düşündüğüm ve sonradan beni yanıltmadığı için çok sevindiğim bir kitap Kırılma Noktası. Kitabın başında konuşan kişi kitap olduğu için başlarda afallayıp anlamlandırmakta zorlandığımı hatta kitabın ön yargıyla güzel olmadığını düşündüğümü itiraf etmeliyim. Ama tabi her zamanki inadıma kitabı okumayı sürdürdüm ve ilerledikçe iyi ki dedim. Yazarın biçemi ve kitaptaki üçlü geçiş çok hoşuma gitti. Üçlü geçişin ilki akademisyen olan Selin'in içsel konuşmalarıyla dolu günlük hayatı, ikincisi İzmit depreminde yaşanılanları ve yaşadıklarını konu alan Selin'in yazdığı roman (kitap içinde kitap okumanın zevki başka oluyor), son olarak da eleştirmen olan arkadaşının kitabın her bölümüne ilişkin yazdığı e postalar yer alıyor. Depremle ilgili olan kısımlar o kadar etkiledi ki beni, daha önce depremi ciddi şekilde yaşayan kişilerin açıkçası okumasını istemem. Deprem anları uzun uzun anlatılmamış olsa da yine de o anki çaresizliği, acıyı, bekleyişi, bürokrasinin acımasız iğreti yüzünü her zerrenizle hissedip etkileniyorsunuz. İnsanoğlu ile ilgili öyle güzel çıkarılarak bulunulmuş ki kitap boyunca, bir kez daha içsel bir sorgulamaya baş başa buluyorsunuz kendinizi. Kitaba bir şans verip okumanızı tavsiye ederim kesinlikle. ️

Kırılma NoktasıYiğit Bener · Yapı Kredi Yayınları · 200493 okunma

·

86 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Halime Güven