Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

13.06.2022
Dün gece uyumak ve sabahlamak arasında kalmış, sabahlarken uyuya kalmıştım. Saat sabaha karşı 04:30 suları.  Saat 06:15 Arafta kalmanın eza yüklü mide bulantısı, bir kez daha perçemimden tutmuştu beni. Diken üstünde uyumuş olmalıyım ki; vakitlice kalktım. Saat 06:45 Evden çıkıp Silivri yoluna koyuldum. İlk iş günüm ve merak doluyum. Her şeye rağmen hata yapmaktan zerre-i miskal korkmuyor ve "üstesinden gelmekten başkaca çaren mi var be adam!" ihtarıyla kendime çekidüzen veriyorum. Saat 08:03 Şantiyeye vardım. Çıplak beton ve hafriyat kokusu adımlarıma ağırlık katıyor. Bu ruh üşüten manzara! Naaşını bekleyen tabutları andırıyor. Acaba beni de içine alacak mı? Burun kanatan şu koku! Acaba beni bir debbağ aşinalığına mukayyet kılacak mı? Saat 12:38 Yemek molasındayız. Tijlerin çoğu takıldı, tavalar çekildi. Mesai bitesiye kadar tamamlanacak bu evre. Dalgın çalışıyorum. Burada gördüğüm sarı baretli ve gurbet kokulu insanların cılız vücutları dikkatimi celbediyor. Uykusuz olduğum her günkü gibi zihnim tasavvur ağları örüyor birbiri ardınca. Ayaklı iskeleyi iterken yaşadığım o histen çıkamıyorum. Şakaklarımdaki damarları kabartan o ağırlık ve meşakkat; bir başka âleme tekmeliyor beni. Mekan değişiyor ve kendimi düşman kalesindeki kapıları zorlayan çerilerden biri olarak görüyorum. İteklediğim ayaklı iskele, devasa bir koçbaşına dönüşüyor. Biliyorum bu hissi. Zihnim bunu hep yapıyor. Ne vakit uykuya dalacak olsam, hep aynını yapıyor. Şefin sesiyle dönüyorum bir uykunun eşiğinden; "Yeter!" Saat 14:27 "Gecenin dördünde şiirden daha değerli işler vardır" diyordu Mustafa Akar "Ortadünya İlmihali" şiirinde. Ne etkileyici mısralar geçerdi o şiirde! Onlardan biri de; "Yazmaktan başka neye yararsın Allah'ın belası!" Evet. Bir aylık işimiz varmış. Henüz kablo döşemeye geçmedik. Eksik malzeme ile iş yapmaktan gocunmadım hiçbir zaman. Türk'üz nihayetinde. Penseyi olmadık hallere sokmakta pek bi mahiriz. Gel gelelim eksik insanla çalışmak vermesin Allah. İşte buna tahammül yetiremiyorum. Adamsız olmuyor. Saat 15:33 İlk çayımızı içtik. Bu alengirli bir mükafat olsa gerek. Saat 16:11 Biraz önce yevmiyemi aldım. Hayır, para olarak değil. Tahmine gelmez bir nasihat olarak aldım. Cılız vücutlu ve gurbet kokulu bir düzine insandan bir tanesi, kusursuz harflerle şu cümleyi kazımış duvara; "GECE 12'DEN SONRA UYUYAN İNSANLARIN YARINI OLMAZ." Saat 01:03 Bir saat önce uyumuş olacaktım. Lakin uyumadan önce denk geldiğim bir yazı, mengeneye rapt etti canımı. Bu gece de yarını olmayan insanlar katarına katıldı adım.
··
1.737 görüntüleme
Yakuphan okurunun profil resmi
"Gece 12'den sonra uyuyan insanların yarını olmaz." vay be. Kütüphanelerde değil tuğlaların arasındaymış, kırıntısına muhtaç kaldığım nimet.
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.