Yayılıyor ansızın, gittikçe artan
fırtınanın dalgalandırdığı gece, öyle ki,
sanki fırtına çıkmasa, kalacakmış
sıkışıp zamanın kıvrımları arasında.
Yıldızların direndikleri yer değil bitiş noktası,
ve ne ormanın ortasında başlıyor,
ne benim yüzümde,
ne de senin görüntünle.
Lambalar kekeliyorlar, habersiz:
Yoksa ışığımızla yalan mı söylemekteyiz?
Yoksa binlerce yıldan bu yana
gece mi tek gerçeğimiz...