Gönderi

464 syf.
8/10 puan verdi
Göçmenler için çalışan, iyi kalpli ama geçmişte büyük yaralarının üstünü kapattığını sanan Heidi. İskolik ve vurdum duymaz gibi görünen ama içten içe kokularıyla yüzleşen Chris. Kucağında bebek, aklında deli sorular, çıkmaz bir geçmiş, binbir çeşit travma ile hayata tutunmaya çalışan Willow. Heidi her sabah işe gitmek için kullandığı tren istasyonunda kucağında bir bebekle yağmurun altında bekleyen genç bir kıza rastlar. Ilk gün herkes gibi önünden geçip giderken, merhametli yüreği dayanamaz ve ertesi günü tekrar görünce ona yardım teklifinde bulunur. Korkudan bu yardım elini kabul etmeyen Willow bebek hastalanınca kadını aramaktan başka çaresi olmaz ve onun evine gitme teklifini kabul etmek zorunda kalır. Her ihtiyaç sahibini evdekilere danışmadan eve getiren Heidi, on iki yaşındaki ergen kızı Zoe ile bu hallerinden sıkılmaya başlayan kocası Chris'in tepkisine karşı gelerek durumu kabullenmelerini ister. Peki ya gerçekten Willow kimdir? Kucağındaki bebek kimindir? Biliyorsunuz kitabı sevgili
Selda us
Selda us
ile okuduk ve ikimizinde kafası bir yerden sonra yandı. Çarpık ilişkilerden ve 3 kişinin ağzından yazıldığı için malesefki kitap hızlı ilerlemiyor.Tempo hiç düşmemiş olsada ilk 100 sayfa konuyu oturmakla geçti diyebilirim. Merak duygusu sonuna kadar hiç tükenmedi. Ahh o üvey baba yokmu? Beni sinir krizlerine soktu. Gerçekten insanlık dışı bu tutum beni içten içe kemirdi. Kesinlikle tatmin edici bir sona sahipti. Gerilim sevenlere kesinlikle tavsiyemdir.
Bebek
BebekMary Kubica · Martı Yayınları · 202238 okunma
·
495 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.