Sakın fazla beklentiyle başlamayın. Çünkü sonu tatmin etmiyor. Ama kendisi çok güzeldi. Esinlendiği yer Borgesin Hayaller ve Hikayeler kitabındaki babil kitaplığı hikayesi. Bunu zaten belirtiyor. Sonsuz sayıda kitapla dolu bir cehennem var. Buradaki tüm insanlar aynılar ve de hep aynı şeyleri yaşıyorlar. Ne bilim daha değişik bir son olabilirdi. Kahramanımız da umut içinde umutsuzluk yaşıyor. Yani o kadar çok kitap var ki, bu yüzden umudu hiç tükenmiyor. Ama hepsi anlamsız sembol ve yazıyla dolu. Bu yüzden de umutsuz. Amacı da içinde kendi hayatının olduğu kitabı bulmak. Değişikti yinede. Okunabilir. Bakabilirsiniz. Buradan da anladım ki ben sonu havada kalan bilim kurgu kitaplarını sevmiyorum. (Bilim kurgu olarak değerlendirmek istedim. Buraya değinmek için.) Bu yüzden eğer ki sonu havada kalmayan, eksik bırakmayan, bir yere bağlanan şekilde bir kitap biliyorsanız bana önerebilirsiniz. Önerilere açığım her zaman. Kitapla kalın... :)