Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

DUYGUSAL TACİZE HAYIR
"...Duygusal taciz/istismar/şiddet çoğunlukla kadınların maruz kaldığı ve kadınların ruh sağlığının önemli boyutlarda etkilemesinde belirleyici olan travmatik bir yaşantıdır. Duygusal tacize uğrayan kişinin bu durumu yakınları ile paylaşamaması ya da hayatın bir gerçeği olarak kabullenmesi bu konu ile ilgili sorunların önemli bir parçasını oluşturur. Kadın içine kapanır ve depresif bir sürecin içine girer ve/veya takıntı, kaygı bozukluğu gibi sorunlar psikolojik semptomlar yaşamaya başlar. Duygusal istismar çok farklı şekillerde kendini gösterebilir. Erkeğin tutarsız tavırlar göstermesi en sık rastladığımız duygusal istismar biçimlerinden biridir..." "...Travmatik olaylarda, kişi iç benlik uyumu ile dış çevre arasındaki dengeyi kaybeder. Yoğun heyecan ve korku yaşatan cinsel travmalar, kişinin hayatı üzerindeki kontrolünü kaybetmesine yol açabilir. Kişide, günlerce bozulan bu dengeyle birlikte çeşitli psikolojik bozukluklar görülebilir..." "...Toplumda düşünülenin aksine cinsel istismar sadece fiziksel olmayıp, farklı çeşitleri de olabilir. Örneğin; kişinin kendi eşi ile bile olsa cinsel ilişkiye zorlama, cinsel ilişki sırasında istenmeyen sapkın davranışlara zorlama, istenmeyen sözlü tacizler, KİŞİNİN İSTEMEDİĞİ CİNSEL DİYALOGLARA GİRMEK DE BİR TÜR TACİZDİR..." "...Şüphesizdir ki; taciz, tecavüz, istismar gibi cinsel travmaların ne şekilde ve ne boyutta yaşandığı da önemlidir. Cinsel travmaların oluşturduğu psikolojik yansımalar, kişinin ruhsal yapısına bağlı olarak KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞEBİLİR. Çoğu kadın bu cinsel travmalara maruz kaldığında genellikle yakınlarından çevresinden saklar, destek aramaz. YAPILAN ARAŞTIRMALARLA DA CİNSEL İSTİSMAR VAKALARININ SADECE %15'İNİN BİLDİRİLDİĞİ DÜŞÜNÜLMEKTEDİR..." "...Özellikle kişisel hakların gelişemediği bazı kapalı toplumlarda, çoğu cinsel travmaların saklanması, kimseye söylenememesi de acı bir gerçektir. Kişi için travma anının zor olmasının yanı sıra; bunu paylaşamamak, DESTEK GÖRMEMEK DE SÜRECİ ZORLAŞTIRMAKTADIR. Araştırmalara göre cinsel saldırıların çoğunluğu mağdurun TANIDIĞI BİRİ TARAFINDAN uygulanmaktadır. Bu durum kişinin başkalarıyla paylaşamamasını, yakın çevresine bunu açıklamasını zorlaştırmaktadır..." "...Yapılan çalışmalarda TRAVMAYI HATIRLATAN UYARANLARA, MEKANLARA ve KİŞİLERE OLAY SONRASI YAKIN OLMANIN, TRAVMA ETKİSİNİ ARTTIRDIĞI TESPİT EDİLMİŞTİR..." "...Travma sonrasında ilk adım mağdura güvenli ortam oluşturmaktır. Cinsel travmaya uğrayan bir kadının mutlaka travma anı ve sonrasındaki sorunlarını anlama, açığa kavuşturma ve müdahale etme, çözüme kavuşturma konusunda profesyonel desteğe ihtiyacı vardır.. Psikoterapi yöntemleriyle birlikte hem travma anı için hem travma sonrası için gelişen semptomlar ortadan kaldırılabilir, travma anında oluşturduğu yanlış bilişleri analiz edilerek daha olumlu olanlarıyla yer değiştirilir..." "...Etraftaki HERKESİN BU OLAYI BİLMESİ MAĞDURA KENDİSİNİ SUÇLU HİSSETTİREBİLİR ve kişi bu durumdan utanç duyabilir. Tecavüz mağduru travmatize olduğu ve küçücük bir hatırlatıcı ile sanki olayı sil baştan yaşayıp acı çektiği için kendisine ait bu özel bilgiyi söylememe hakkına saygı duyulmalıdır ve kişi tecavüzü hatırlatan ayrıntılarla tetiklenmemelidir..."
··
29,2bin görüntüleme
Miss Nobody okurunun profil resmi
İleti ve yorumlarda biraz bilinçlenelim istiyorum çünkü cahilliğimiz birilerine zarar verici boyutlara ulaşabiliyor kimi zaman.
Miss Nobody okurunun profil resmi
Hiç sosyal medya deneyimim yokken yaklaşık 18 yaşımda oynadığım online bir kelime oyununda karşı taraf bir sürü kelime yazıp fazla puan alabilecekken hiç puan getirmeyen "Am" kelimesini yazıp beni taciz ettiği için günlerce kendimi suçlu gibi hissetmiş, yeme içmeden kesilmiş ve kendi kabahatimmiş gibi herkesten saklamıştım. Şimdi yapılsa aynısı, tacize uğramış hissetmem çünkü artık defalarca karşılaştığım sıradan bir durum oldu bu maalesef benim için. İşte aynı kişide bile değişiklik gösteren taciz kavramı farklı kişiler için yorumlandığında elbette farklılık arz edecektir.
Miss Nobody okurunun profil resmi
TACİZİN SINIRLARI NELERDİR? Tacizi belirlemede en önemli faktör tacize uğrayan kişide uyanan duygulardır. Kimi insanlar için rahatsız edici olmayan davranışlar kimi insanlarda ağır travmalara yol açabilmektedir. O halde tacizin vücut bulup bulmadığını belirlemede, tacize uğrayan kişinin yaşı, yetiştirilme tarzı, içine doğduğu kültür, geçmiş yaşantısı, taciz olarak değerlendirilen söz veya davranışın iletilme biçimi, zaman ve yer gibi birçok unsur değerlendirilmelidir. Ve asla somut olayın özelliklerine bakılmadan peşin hükümle "Bu tacizdir/ Bu taciz değildir" denmemelidir.
b okurunun profil resmi
Burada ben de kendi yaşadığım durumları anlatarak bazı kişilerin (kadın veya erkek) kendi içindeki bastırdığı sorunları ve kaygıları paylaşmak için kimilerine biraz da olsa cesaret verebilmek isterim açıkçası. Daha çok kadın özelinde bir ileti değil aslında bu, erkekler de bir şeyler paylaşmalı veya düşüncelerini yansıtmalı ki bu iletinin amacı ciddiyetle gerçekleşebilsin. Gelebilecek kimi yargılamalardan uygun bir üslupla olanlarıyla da gidebildiği yere kadar tartışmaya açıktır benim nazarımda. Anlatacağım şeyler benim için zor, anlatırken zorlanacağım, o yüzden diğer şekilde olan ifadeleri burada değil özelden kusabilirsiniz içiniz rahat etmeyecekse. Sekiz yaşlarındayken sözlü ve fiziksel tacize uğradım babamın en yakın arkadaşı tarafından, şöyle ki babamın ilkokul arkadaşıydı hatta. Sokakta oynadığımızda bir köşeye oturup beni izlerdi, okul servisini beklerken o da aynı saatte sanki bunun için kalkıyormuş gibi her sabah muhakkak bir köşeden bana bakardı. Hayatım o zamanlar bir köşede gizlenmekle geçti ve bu beni öyle korkutuyordu ki. Servis onların evinin önünde bıraktığında ileriden dönmemek için sık yapardı bunu, hayatımın en zor yürüyüşünü yaşardım. Hem hızlı hem de hareketsiz bir şekilde yürümeye çalışırdım. Evlerimiz yakındı yani ve benim odamın pencereleri hiçbir zaman açık kalamazdı, üstümü değiştirirken bir köşe bulmak için çırpınırdım. Onlar misafirliğe geldiğinde yine odamdan dışarı çıkmaz ve eski bir vitrin vardı, o vitrinin arkasında otururdum. Çoğu gece uyurken geleceği korkusuyla uyuyakaldım. Bu korkular içinde regl gerçeğiyle yüzleştim, bu korkular içinde cinselliği keşfetmeye, kendi bedenimi keşfetmeye çalıştım. Yaşadığım bir birliktelik sonrası, ki bu birliktelik sonrasında tacize dönüştü, sonrasında ailem beni ciddi anlamda evden kovdu, bir yılımı soğuk ve yıkık dökük bir evde yaşadım. Tüm bu psikolojik travma ve şiddetler, o an içinde bulunduğum ilişkiye tabi ki yansıdı, kötü ve bana cidd zarar veren ilişkiyi tercih etmiştim, ısrarla ve ısrarla. Çünkü kendimle kalmaktan korkuyordum, kendime zarar vermekten korkuyordum. Onksrca intihar girişimim oldu. Bir nevi farkında olmadan karşıdaki kişiye benimle kalması için ikna etme kısmını kimi zaman ciddi oranda aştığımı hep sonradan fark ettim. Belki ona göre tacizdi bile fakat sonrasında hep beni anladığını hissettim geri dönmeyi tercih ettiği için ama sonrasında hep yüzüme vurmuştu. Belki de yüzüme vurmsalıydı elbette kendisi için, amacım kendimi masum göstermek değil. Eleştiri dediğim kısım burası işte, bu konuda her türlü eleştiriye açığım. Cinselliği keşfetmeye çalıştığım o zamanlarda Beauvoir tanıdığım bir isim değildi ne yazık ki, o zamanlar biri elime onun bir kitabını verseydi eğer ona çok şey minnettar olurdum. O kadar çok ki... O yüzden şimdi karşıma kim çıksa hemen diyorum ki: Beauvoir okudun mu, Beauvoir'ı anlatırım. Okutmaya çalışırım, kadın veya erkek fark etmiyor. 2018 yılının sonlarında nihayet Beauvoir ile tanıştım, onu okudukça kendimi okudum, onu okudukça kendimi buldum. O, sanki oturup neler hissettiğimi ve neler yaşadığımı bana anlatmıştı. Annesiyle olan uzaklığını anlatışıydı beni ilk kendisine bağlayan. Birbirimize hep benzediğimizi düşündüm... Tabi ki okumanın eksik kaldığını da ilişki sürecinde fark edemedim veya bunu kabul etmek istemedim. Çünkü bir başkasına bunları ve kafamın içindekileri anlatmak ölüm gibi zordu. Bir kişiye anlatmıştım sadece ve ona da anlattığım için kendime ihanet etmişim gibi hissetmiştim sonrasında ve artık sürekli ertelediğim tedavi görme olayına başladım. Yaklaşık iki aydır terapiye gidiyorum ve bunları bu şekilde anlatmamın sebebi bu. Her zaman birilerine Beauvoir okutmak için çabalayacağım. Benim yaşadığımı yaşamakta olan kız çocuklarına destek olmak adına düşündüğüm çok şey var. Geçenlerde yaptığım çekilişin amacı buydu fakat Beauvoir yok hiçbir yerde, bulamamıştım. Maddi durumum daha da düzlüğe çıktığında ve ben eğer birilerine ulaşabildiği de benim gibi sessiz kalmalarını engellemek adına her şeyi yapacağım. Benzer şeyler yaşayan fakat burada anlatamayan kim varsa gerçekten büyük bir rahatlıkla bana ulaşabilir. Elimden ne geliyorsa yaparım, yapmayı da çok isterim. Çünkü kimsenin benim yaptığım hataları yapmasını kesinlikle istemiyorum.bir de onu henüz tanışmadıysa Beauvoir ile tanıştırmak da isterim. Gerçekten kimse yalnız değil, ne yazık ki her birimiz benzer acılardan muzdaribiz ve yine bu acıları beraber atlatabiliriz.
Miss Nobody okurunun profil resmi
İletiyi, psikoloji doktorlarının, avukatların ve gazetecilerin yazılarından seçerek derledim. Hiçbiri benim cümlem değil. Umarım herkes vakit ayırıp okur iletiyi.
Miss Nobody okurunun profil resmi
Taciz eden kişi, kendisinin taciz eyleminde bulunmadığına inansa dahi karşı taraf rahatsız olmuşsa taciz eylemine vücut vermiş olacaktır. Eğer kişi "tacizci" olarak anılmaktan mutsuz olacak ise yapması gereken ilk şey, karşı tarafı rahatsız ettiğini öğrendiği andan itibaren rahatsızlığı azaltacak ve becerebiliyorsa giderecek davranışlar içerisine girmektir. Kendini "aklamak" amacıyla karşı tarafı suçlayan, tehdit eden, korkutan söylemler içine giren kişi bilhassa kendilerini tanıyan kalabalığın önünde yapıyorsa bunu, yalnızca 3-5 yarım akıllının nezdinde aklanacak fakat tacizci sıfatından kurtulamayacak en önemlisi de tacize uğrayanın travmasını artırmaktan başka işe yaramayacaktır.
Bu yorum görüntülenemiyor
Miss Nobody okurunun profil resmi
#169282797 Böyle bir alıntıyı görene kadar söylemek istediklerimin bunlar olduğunu bilmiyordum. Teşekkürler.
Beckmann okurunun profil resmi
Sanırım bu alıntı kaya gibi destekler : Kadın olmak doğal bir gerçek değildir. Belli bir tarihin sonucudur. Kadını kendi başına tanımlayan biyolojik veya psikolojik bir kader söz konusu değil. Simone de beauvoir
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.