Kitap yorumum
Prens Çıplak kitabının yorumuyla sizlerleyim. Aşk bir insanın gözünü neden kör eder ve geröekleri görmez? Peki bir kadın celladına aşık olabilir mi? Prens Çıplak kitabını okurken; "Acaba gerçek bir hikayeden yola çıkılarak mı yazıldı?" düşüncesi kafamın bir köşesine oturmuştu. Toplumumuzun kanayan yarası "Kadın'a Şiddet" konulu bu kitabı okurken, öfkemi dizginlemekte epey bir zorlandım. Kurgusu ve anlatımı o kadar gerçekçi ki, "Bir insan yalana nasıl kanıyor böyle," demekten kendimi alamadım.
Prens Çıplak kitabından bahsedecek olursam; Farilya, kendi halinde yaşayan hayat dolu bir kadın. Yaşadığı aşkın etkisiyle yarattığı Ruhi karakteriyle tıpkı bir insanla konuşuyormuşçasına, başımdan geçen bütün olayları kelimesi kelimesine anlatıyor. Farilya, bir gün kalbini Batu'ya kaptırıyor. Her şey Farilya'ya o kadar güzel ki tıpkı gözünün önüne bir perde inmiş gibi gerçekleri göremiyor.
Batu, benim gözümde melek yüzlü şeytanı gibi. Farilya her şeyden habersiz ta ki gerçekleri tüm çıplaklığıyla öğrenene kadar. Beşiktaş ve Kuzguncuk arasında gidip gelen bir aşk hikayesinin hazin sonu. Kitapta İstanbul Sözleşmesi'nden de bahsediliyor. Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim dostlarım. Kitapla kalın dostlar
Leyla Şeker moderatörlüğünde,
@dlvngrck yazarımızın kaleminden ,
@yediverenyayinlari yayımlanan #PRENSÇIPLAK kitabını #leylanınkitapütopyası ile okuyoruz.
#kitapyorumu #okudumbitti #kitaptanalıntıları #arkakapak #erdeminkitapligi #prensçıplak #dilvingerçekarıcı #yediverenyayınları #sayfa240
·
119 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.