Gönderi

Cumhuriyet dönemine damgasını vuran temel anlayış modernleşme yani batılılaşmadır. Keyder, "modern kökünden türetilmiş bütün sözcükler içinde Türkiye'nin deneyimine en uygun düşeninin, "modernleştirmek" olduğunu belirtmektedir, burada altı çizilmesi gereken, sürecin bir yandan tepeden inme, yani "halka rağmen halk için" diğer yandan "batı'ya rağmen batılılaşma" türünden gariplikler içermesidir. Türkiye'nin modernleşme sürecini içselleştirilmiş değil, giydirilmiş modernlik olarak düşünmek gerekiyor; zira ancak böyle bir düşünme biçimi modernliğin üzerimizde bol bir elbise olarak duruşunu kavramsallaştırabiliyor. Keyder'e göre Mustafa Kemal'in şahsının yüceltilmesi ve sembol olarak kabul görmesinden öte, ulusal kültürün milliyetçi ideoloji çerçevesinde ve devlet eliyle inşasının başarılı olduğu iddia edilemez. Türkiye'de ulus-devletin inşa sürecine eşlik eden devrimler toplumun bu kültürel kod ve referanslarını ortadan kaldırdığı için önemli sorunlara yol açmıştır. Cumhuriyet'in modernlik ideali İslam'ı temel referans olmaktan çıkarırken akılcılığı merkeze alma eğilimde olmuştur. Ancak yine de tüm devrimler içinde din alanına yönelik olanların uygulanması için öncelikle gerekli meşruiyetin kazanılması beklenilmiştir.
Sayfa 71
·
310 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.