Kısa zamanda çok şey yaşandı ve bitti. Uğurlarına kurulan cümleler tükenmeden gözlük yere düştü. Savruldu, parçalandı. Sonbahar yaklaşırken küçük bir kızın iç çekişine, bir aracın siren sesine saklandı boğaz acıtan çığlıklar. Umudu arayan kalpler, sevgi ve arkadaşlık bağlarını tutan incecik iplere sardı titrek parmaklarını. Gözlüğün camları kırılırken nice kalpler de kırıldı beraberinde. Ateş düştü. Yaktı, kavurdu. Buhar oldu, havaya karıştı. Sonra herkes ateşi soludu. Bazen ciğerler yandı, bazen soğuk bedenler ısındı. Kaybedişin boğazları düğüm düğüm ettiği bir gün, rüzgar saç telleri ile dans ederken sarıldılar birbirlerine. Sonra bir gün seçtiler kendilerine. Onlar, sevilmeyeni sevdiler. O güne ise Lacivert Pazartesi dediler. Tabii ki ilk kitaptaki heyecan kalmadı ikinci kitapta. Yine de her bölümde daha da merak ettim sonunu. Ege'nin girdiği ruh hali, başına gelenler, Berçin'le aralarının bozulması derken biraz gerildiğimiz ve kaos içeren bölümleri okuyoruz. Buna rağmen dostlukları bana göre herkesin isteyeceği bir dostluk. Bu iki kitap arasında favorim ilk kitaptı. İlk kitap biraz masalsıydı fakat yazar, ikinci kitapta bizi hızla gerçek dünyaya döndürüyor. Farklı bir kurgu isteyenler için ideal bir seri. 6/10

Gözlük 2Koray Yersüren · Ephesus Yayınları · 2018853 okunma

·

117 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.