Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Darülfünunun üçüncü kez açılışı ise, tam 29 yıl sonra olmuştur. 1900'de yeniden anca açılabilmiştir. Tam anlamıyla bir üniversite kimliğine kavuşabilmesi ise, ancak Cumhuriyetten sonra, 1933'te, Mustafa Kemal döneminde gerçekleştirilen büyük bir devrimle olmuş ve İstanbul Üniversitesi adıyla yeni baştan kurulmuştur. 1935'lerden itibaren Hitler faşizminden canını zor kurtarıp kaçan hukukçu, iktisatçı, mühendis, mimar, ressam, profesörlere, bilim adamlarına, sanatçılara, demokrat aydınlara Mustafa Kemal döneminin cömertçe kucak açması ve geniş olanaklar vermesi sayesinde, bu değerli kişilerin katkılarıyla da, gerek genç İstanbul Üniversitesi ve gerekse öteki üniversitelerimiz, 30'lu ve 40'lı yıllarda gerçekten büyük bir gelişme göstermişlerdir. Kısacası, gerçek anlamda bir üniversitenin ülkemizdeki kuruluş tarihi, sanıldığı gibi öyle pek de uzaklara gitmemektedir. Yani, üniversitelerimizin en eskisinin topu topu iki kuşaklık geçmişi anca vardır.
Sayfa 34 - Sis Çanı YayıncılıkKitabı okudu
·
133 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.