Kitap Vacilando etiketiyle 2021 senesinde okuyucusuyla buluşmuş. Yayınevinin güzelliğinden zaten haberdardım. Birkaç kitabını almış, okumuştum bile. Kitapların ilk sayfasında “Yolculuğa hazır mısın?” sorusu var. Okuyucuya bir hatırlatma, bir ikaz değil. Sadece bir soru. Bu sorunun üzerine bile çok fazla şey konuşulabilir.
Sıcak bir Haziran günü 
Cem ile birlikte Kartal kitap fuarında dolaşırken Mustafa ile karşılaştık. Böylelikle kitabı edinmiş oldum, iyi ki almışım.
Bildiğiniz üzere bir öykü kitabı. İçerisinde on bir tane öykü var. Dil, üslup konusunda hiçbir sıkıntısı yok. Zorlayan, sevimsiz duran bir yan hiç göremedim. Ki bence en önemli faktörlerden birisi bu. Yazar, ele aldığı olaylarla duygularınıza hitap ediyor ancak sizden acıma, merhamet talep etmiyor. Bunu başarmak bile bence çok çok önemli bir olay.
Hikayelerin hemen hepsinde kapalı bir anlatım tercih edilmiş. Kendisini kolay kolay ele vermiyor. Her paragraf geçişinde farklı temalara değinebiliyor. Satırları okurken zihninizde başka başka pencereler açılabiliyor. Dolayısıyla bir hikayeyi okuduktan sonra hızlıca diğer hikayelere geçemeyebilirsiniz. Bu, okuma hızını düşürebilir. ve kitabın bitme süresini de uzatabilir. Kasıtlı yapılan bir şey olduğunu düşünüyorum. Yazar, sahip olduğu hemen her şeyi tüketen, bitiren insanlara “hayır, beni tüketemezsin, kitap tüketilecek bir şey değil aksine incelemeli, irdelemelisin.” diyor. Çok saygı duyduğum bir yaklaşım oldu. Her öyküden sonra durdum, düşündüm. Bende ne gibi hisler uyandırdığını, hangi açılardan etkilediğini anlamaya, özümsemeye çalıştım. Sayfalar dolusu metinleri bir günde bitirdiğimiz kitaplara nazaran 106 sayfalık bir öykü kitabı beni olabildiğince yavaşlattı. Çok mu okuyalım, az okuyup iyi mi anlayalım? sorularını tekrar düşündürdü. Düşündürdükleri, yapmaya çalıştıklarıyla bence harika bir kitap. “Çanak çömlek patladı, belediye otobüsü, bir deniz Özlemi, yol kenarında bir adam” isimli öyküler çok iyiydi, “ölenle ölünmüyor” muhteşemdi!
Öykü severlerin mutlaka okuması gereken bir eser.
Yavaşça, sakin bir kafayla, acele etmeden okuyunuz. Zira anlamak, çaba gerektiren bir eylemdir.
Kitabın ilk sayfasında yazan bir Gülten Akın şiiri gibi
“İnce şeyleri anlamak için biraz vaktiniz olsun”
İyi okumalar. :)
··
904 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.