Gönderi

Otopsi Gerçekleri
Silahlı yaralanmanın olmadığı diğer odada ise işler biraz da ileride. Cesetlerin altısı çoktan açılmış durumda. Göğüs boşlukları açılmış, kırmızı kas ve deri parçalarının yanında sarı yağ parçaları sarkıyor. Ama bakışlarım önce kafalarına doğru kayıyor. Bir kaç kadavranın kafa derisi soyulmuş, kafatasları kesilmiş ve beyinleri boşaltılmış. En rahatsız edici kısım kocaman delikler. Adli tabiplerin kafatasının tepesinde küçük bir bölümü keseceğini hayal etmiştim ama kafatasının çeyreği kadarını açıyorlar. Kesi başın tepesinden başlayarak kulakların hemen üstüne iniyor ve ardından başın arkasından geçiyor. Bir asistan kemik testeresiyle işe koyuluyor ve sadece bir kaç dakika içinde bir kafatası parçası çıkarıyor. Ben daha ne olduğunu anlamadan beyni çıkarmak için uzanıyor. Beyin sapına hızlıca bir kesik atarak pembe ve kanla kaplı beyni çıkarıyor. Beyni beyaz bir havluya sarıyor ve tartının üzerindeki plastik tepsiye nazikçe koyuyor. Her gün bu işi yapan insanları izleyince, işin tahmin ettiğini kadar şok edici olmadığını anlıyorsunuz. Adli tabipler ve asistanlar sakin görünüyorlar. İğrenç bir şey olduğunda kimse yüzünü ekşitmiyor. İş sadece ölüm nedeni ve şeklini belirlemekten ibaret ve zaten adli tabibin işi de bu. Vücudun her yerini incelemesi gerekiyor.
Sayfa 24 - Beta KitapKitabı okudu
59 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.