Ben, Necdli Muhammed bin Abdülvehhab ile çok yakın bir arkadaşlık kurdum. Daima onu övüyordum. Bir gün ona: " Sen Ömer ve Ali' den daha büyüksün. Peygamber şimdi hayatta olsaydı, onları değil seni kendine halife tayin ederdi. Ben, İslamın senin elin üzerinde yenilenmesini ve yükselmesini umuyorum. İslamı cihana yayacak yegane ( biricik) alim sensin" dedim.
Abdülvehhab oğlu Muhammed ile Kur'anı,sahabenin, mezhep imamlarının ve müfessirlerin tefsirlerine muhalif bir şekilde, tamamen kendi fikrlerimize göre tefsir etmeyi kararlaştırdık. Kur'anı okuyor ve bazı ayetler üzerinde konuşuyorduk. Bundan maksadım, Muhammedi tuzağa düşürmek idi. Zaten o da, kendini inkılabcı olarak göstermek ve daha fazla i'timadımı kazanmak için, görüş ve fikrlerimi memnuniyet ile karşılardı.