Köşe yazısı okumayı pek seven biri değilim. Genelde kitap formatında çıkan yazıları okumayı tercih ederim. Bu yüzden Çetin Altan, yazılarını düzenli takip etmediğim bir yazardı. Ancak öğrencilik yıllarımda iki üç tane yazısına denk geldiğimde okumuştum. O yazılardan aklıma takılıp kalan çok beğendiğim iki görüşü vardı. Biri emir almadan ve emir vermeden kendi işini yaparak yaşamak ve sevdiğin insanla yaşamını paylaşmanın güzelliği üzerineydi. Diğer görüşüyse meslek sahibi olmanın önemi ve mesleksiz yığınların yarattığı sorunlar üzerine… Bugün geriye baktığımda bu görüşlerin farkında olmadan meslek hayatıma bir yön verdiğini görüyorum. Genel olarak ulusal solcu bir çevrede yetiştiğim için Çetin Altan hakkında sık sık olumsuz eleştiriler yapıldığını duyardım. Ancak hiçkimsenin yazarlığını eleştirdiğini duymadım. Kendisini sevenler onu bir bilge olarak tanımlardı. Çetin Altan’ın yazı ustalığını anlamam için kırkların ortalarına gelmem gerekiyormuş… İyi ki Şu Köyceğiz Var kitabını ilk okumaya başladığım andan itibaren yazarın sade ve edebi üslubu beni etkisi altına aldı. Çetin Altan yazarlığa ilk başladığı gençlik yıllarında kısa kısa parçalar yazarmış. Bu kitaptaki deneme yazılarında da kısa parçalardan oluşan metinler kaleme almış. Köyceğiz’in birbirinden güzel tasvirlerinden, birden dönemin siyasal gündemine dair yorumlar, sonrasında bir anıya geçiş... Tek tek baktığınızda bazen birbirleriyle alakasızmış gibi görünen parçalar… Ama ustalık işte bu noktada başlıyor. Yazar ustaca dil kullanımı ile farklı parçalardan bir bütün yaratmayı başarıyor. Usta edebiyatçıların hemen hepsinde olduğu gibi Çetin Altan’da yazılarında bir evren inşa ediyor. Bu yazı evreninde sizi, engin entellektüel birikimi ve yaşam deneyimlerinin bir karışımı olan, bilgece ve felsefi cümlelerle yakalıyor. Üniversite zamanı okuduğum Büyük Gözaltı romanı beni pek sarmamış olmasına rağmen üslubundaki akıcılık ve sadelik o zaman da dikkatimi çekmişti. Ama denemelerindeki edebi ustalığın tadı bence başka türlü… Kitapta geçen yazılar 90’lı yıllarda yayınlanmış köşe yazılarından seçilmiş. Türkiye üzerine yaptığı yorumların genelinde çok yerinde yapılmış analizler var. Yazıların çoğu sanki yeni yazılmışçasına şaşırtıcı bir güncellik taşıyor. Son yirmi beş yılda ülkede hiçbir şeyin değişmediğini anlıyorsunuz. Üstelik Çetin Altan 90’ların gündemini eleştirirken de aynı şeylerin geçmişte tekrar tekrar yaşandığını vurguluyor. Bazı yazıları okurken ülkemizdeki siyasal döngüyü net olarak görüyorsunuz. Açık söylemek gerekirse yazarın siyasal görüşlerinde katılmadığım noktalar da var. Özellikle o dönemde yükselişte olan globalleşmeyi “fazlaca iyimser” şekilde savunduğunu düşünüyorum. Görüşlerine ister katılalım isterse katılmayalım ama evrensel ölçülerde düşünebilen ve insanı düşünmeye iten bir yazar. Kaliteli yazılar okumak isteyenler için…

İyi Ki Şu Köyceğiz VarÇetin Altan · İnkılap Kitabevi · 200112 okunma

·

263 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.