Gönderi

"Tüm taşkınlıkları kalbinde toplanmıştı, bir kadın gibi ağlamaya başladı. Hıçkırıklarında boğuldum. Ah! İtiraf etmeliyim ki ben de büyük bir zevkle onunla birlikte ağlıyordum. Onu, kafasını kaldırıp bana bakmaya zorladım. Aman Tanrım, ne kadar da yakışıklıydı! Gözleri ne kadar da parlak ve şefkatliydi! Samimi ve ateşli ruhu, yüzündeki kusurlara ve uykusuz gecelerin ve yılların bıraktığı izlere bile bir çekicilik veriyordu! Ah, ruhun gücü! Ruhun mucizelerini anlamayanlar hiç âşık olmamış demektir! O güzel alnında erken belirmiş kırışıklıkları, bitkin gülümsemesini, solgun dudaklarını gördüğümde içim eridi; hayatındaki acılara, bıkkınlıklara ve zorluklara ağlamak istiyordum. Kendimi onun tüm acılarıyla hatta bana karşı beslediği umutsuz aşkın acılarıyla özdeşleştiriyordum, artık tek bir arzum vardı: Ona acı çektiren şeyi ortadan kaldırmak."
Sayfa 92
·
123 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.