Gönderi

“Ruslar’a mağlûb olarak Türkiye’ye sığınan İsveç Kralı Demirbaş Şarl, hakkımızda şöyle demiştir: ‘Poltova’da esir oluyordum. Bu, benim için bir ölümdü, kurtul­ dum. Buğ Nehri önünde tehlike daha kuvvetli olarak belirdi. Önümde su, ardımda düşman, tepemde cehennemler püsküren Güneş!.. Su beni boğmak, düşman beni parçalamak, Güneş beni eritmek isti­ yordu. Gene kurtuldum. Fakat bugün esirim. Türkler’in esiriyim. Demirin, ateşin ve suyun yapamadığını onlar yaptılar, beni esir et­ tiler. Ayağımda zincir yok, zindanda da değilim. Hürüm, istediğimi yapıyorum. Lâkin gene esirim. Şefkatin, ulüvvücenâbın, asâletin, ne­ zâketin esiriyim. Türkler beni, işte bu elmas bağa sardılar. Bu kadar şefkatli, bu kadar âlicenap, bu kadar asil ve bu kadar nâzik bir milletin arasında hür bir esir olarak yaşamak, bilsen ne kadar tatlı!..’” XIII. CHARLES (DEMİRBAŞ ŞARL)
·
89 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.