Gönderi

bir insanı duymak ile onu dinlemenin farklı şeyler olduğunu senden öğrendim. hafif tebessümle, tüm dikkatinle beni dinleyişinden anladım bunu. sonra ben de duyayım istedim seni. konuş da rahatlayayım, sukunet dolu bakışlarla seni izlerken sen anlat istedim. hep anlat. çünkü senin dilinde kelimeler altın madeni gibi. öyle değerli. bazen dilinden dökülen tek kelime tartsalar mücevher yerine geçer. sen tek kelime söylersin, kadife bir kutunun zeminine yerleştirilmiş pırlanta gibi parlar benim gözümde tüm harfler. sonra alırım o pırlantayı kulağıma, parmağıma, boynuma takar ışıldarım, alıp sağ yanağımdaki gamzeye takarım onu. üstüm başım her yerim ışıldar senin harflerinle. bazen de tek kelimen toprağa atılmış tohum gibi yeşerir büyür kök salar içimde. sen bi cümle kurarsın gül fidanları büyür gönül bahçemde. sanki saçlarına yıldızlardan taç yapılan, sevdasına türküler yazılan, belki hayali kurulan bir sevginin içindeyim şimdi. sevgilim; ya sen bu ülkede yaşıyor olmasaydın..
·
89 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.