Her şey Aydınlandı, yarı otobiyografik bir eser. Yazar Jonathan Safran Foer’in bizzat karakterlerden biri olarak karşımıza çıktığı roman, Foer’in İkinci Dünya Savaşı’ndan karısı ve çocuğunu arkasında, Ukrayna’da bırakıp, bir arkadaşının yardımıyla ABD’ye kaçarak burada yeni bir hayat kuran dedesinin geçmişinin peşine düşmesiyle gelişen olayları anlatıyor. Bu yolculukta Foer’e rehberlik ve çevirmenlik yapan, Ukraynalı bir genç, Alex’in de eşlik etmesiyle, kurgunun büyük bölümünü bu yol hikayesi ile ikilinin mektuplaşmaları oluşturuyor. Bir yandan da Foer, birkaç asır öncesinden başlayarak, o zaman Ukrayna’nın bir köyünde yaşayan ailesinin hikayesini, dönemin inançları, yaşayışları ve çekilen acıları da dahil ettiği, Marquez’in anımsatan şekilde gerçeküstü unsurlarla bezeli bir masal tadında anlatıyor. Konu oldukça tanıdık aslında ama hikayenin aktarılma şekli romanı çok özel bir yere taşıyor. Postmodern edebiyatın en iyi ve yaratıcı örneklerinden biri bana göre. Foer kurgu içinde kurgu tekniğiyle iç içe geçmiş iki hikayeyi (Foer’in ailesinin kuşaklar öncesinde Ukrayna’nın bir köyünde başlayan hikayesi ve günümüzde geçen, dedesinin geçmişinin peşine düşmesinin hikayesi) iki anlatıcıyla aktarırken, zamanın bükülmesi aracılığıyla da adeta klasik romanda her şeyi bilen Tanrı anlatıcının rolünü üstlenen bir yazar karakter olarak kendini kurguya dahil ediyor. Teleskopla uzaya bakıp, şimdiki eylemlerinin yansımalarını asırlar sonrasında, farklı mekanlarda görme metaforu -romandaki diğer birçok metafor gibi- çok başarılıydı. Böyle dâhiyane inşa edilmiş kurguyla, tarihten kimsenin elinin temiz çıkmadığını, tarihin aslında elimizdeki bu kirin sürekli kendini farklı zaman ve mekanlarda tekrarlamasından başka bir şey olmadığını ve bizim de bu gerçekle yüzleşip yine de yaşamaya devam etmek zorunda olduğumuzu gösteriyor. Foer’in zekasına ve yaratıcılığına hayran kaldım. Romanı sadece 21 yaşında kaleme aldığını öğrenmek ayrıca heyecanlandırdı beni. Postmodern edebiyat seviyorsanız mutlaka tavsiye ederim.

Her Şey AydınlandıJonathan Safran Foer · Siren Yayınları · 2012183 okunma

·

4.180 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İpek Dadakçı