İnsanlar ne çok konuşur.
Alınlarındaki kırışıklıklarla, Dudaklarının kenarlarındaki kıvrımlarla, Şişen,
genişleyen şah damarlarıyla,
Çöken omuzları ya da dikleşen omurgalarıyla.
En çok da susuşlarıyla, bakışlarıyla... Gözler, ne kadar da gevezedir. İnsan ruhunun kapılarıdır onlar. O kapılardan içeri girmeyi bilenler, Cenneti ve cehennemi görürler.
("Öyle Bir Geçer Zaman ki"dizisinden.)