Gönderi

68 syf.
·
Puan vermedi
Keşke bu kitabı ben yazmış olsaydım dedim içimden.Kitap kısa ama cümlelerin anlamı öylesine derin ki.Her cümle içinize işliyor.Bilinmeyen kadının asla karşılık bulamamış aşkı sizi de üzüyor.Çocukluğundan beri varlığını kimseye ispatlayamamış bir kızın girdiği arayış,aradığı kaçış apartmana yeni taşınan kapı komşusu,gizemli, yakışıklı, yazar oluyor.Her gün onun yolunu gözleyişi,hiç konuşamasa hiç dokunamasa bile evde olduğunu bildiği zaman sadece varlığıyla mutlu oluşu içinize dokunuyor. Kitabı okurken kendimi bilinmeyen kadının yerine koymam çok zor olmadı.Ben de17 yaşındayken birine aşık olmuştum(şu an bunun aşk olmadığına inanıyorum ama) ve açılmıştım.Tabi mektup yazmamıştım facebooktan mesaj atmıştım.:) Upuzun bir mesajdı.Şu an mesaj durmuyor hala ama keşke silmeseymişim diyorum gerçi ne yazdığım aklımda. Konuşma imkanım olan ama utandığım için konuşamadığım biriydi.Şimdi bunun aşk olmadığını düşünüyorum çünkü onu hiç tanımıyordum.Bir kez bile oturup konuşmamıştık.Benimki de günden güne artan bir heyecandı sadece.Acaba bugün görecek miyim,acaba bugün konuşabilir miyiz diye geçiriyordum günlerimi.Ben de karşılık bulamamıştım o zaman çok üzülmüştüm ama şu an tatlı bir anı benim için.Çocuk değil ama tatlı bir anı olan,çünkü yaşadıklarımı onunla yaşamamıştım.Çoğu zaman tek bazen de arkadaşlarımla yaşamıştım aşkımı. Ben bilinmeyen kadın kadar sabırlı değildim ama bilinmek istedim ama sonumuz yine aynı oldu bilinmeme rağmen hala görünmezdim. Sevmeyi,beklemeyi anlatan çok güzel bir kitap bu duyguları yaşamamış olan birini de çok etkileyebilir.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,7bin okunma
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.