Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
#seriyorumu Yorumum SPOİLER içerir! Buraya 4. kitabın yorumu olarak girsem de bu aslında bir seri yorumu. Kitaba Sedef yüzünden ön yargılı başlamıştım ve Sedef'e ilk kitapta çok fazla sinir oldum. Çok bencilce davranıyor ve konuşuyordu. Aslında hayır, Sedef sevdiklerine karşı hiçbir zaman bencil biri olmadı fakat biz ilk kitapta bunu göremiyoruz. Alaz karakterine ise Sedef'e olduğumun bin katı fazla falan sinir oldum sanırım. Hatta nefret etme boyutuna bile geldim. İlk kitap benim için ortalamaydı. İkinci kitaba geldiğimde ise işler biraz daha değişti. İkinci kitapla ilgili 2 sorunum var. Bir, kitabın sonu. Kitabın sonunda olanlar inandırıcı değildi ve neredeyse mahkeme duvarı gibi bir suratla okudum. Hatta Kuzey ve Yiğit'in öldüğünü düşündüğüm için neredeyse devamını okumayacaktım. Yiğit ve Kuzey'in aldıkları ölümcül yaralara rağmen tekrar hayata dönmeleri bana çok inandırıcı gelmedi çünkü o ikisine verilen zararları okurken sinir krizi geçirdim. Benim için kitaptaki en önemli erkek karakterler onlardı çünkü. Artık Alaz'ın yaptığı şeyler boyunu aştığı içinse ondan umudu kesmiştim bile. Kitaptaki ikinci sorunum ise olayların fazla önemsiz anlatılması. Mesela kuzey vuruluyor ve herkes kahroluyor fakat Sedef içinden hâlâ gereksiz bir şekilde mizaha benzer bir şeyler yapıyor. Oradaki yaşanan şeylerin üstüne Sedef'in hâlâ alaycı kişiliğini üzerinden atamaması beni neredeyse çıldırttı. Aslında ona kızamıyorum çünkü Sedef böyle biri. Zaten seriye başlarken de Sedef'in çok normal olmadığını bilerek başlamıştım. O yüzden ona kızmak da gelmiyor içimden ama o kısımlar beni rahatsız ettiği için bir puan da buradan kırmıştım. Ve böylelikle ikinci kitabın sonu da benim için tam bir fiyaakoydu. Yiğit ve Kuzey'in öldüğünü sandığım için ağlasam bile. Üçüncü kitaba başladığımda olaylar biraz daha istediğim gibi gitmeye başladı. Bu kitap ise Sedef'e en çok bağlandığım ve ona hayran kaldığım kitaptı. O kadar ağır şeyler yaşadı ki, o kadar kötü şeylerin üstesinden gelmek zorunda kaldı ki... Hoş, istese de üstesinden gelmesi o kadar kolay değildi. O sadece acılarını Yankı'nın arkasına saklayarak onun alaycı tavrıyla hayatta kalmaya çalışmaktı. Sedef hiçbir zaman pes etmedi, hiç pes etmeyi düşünmedi. Bu kitapta ben hâlâ Alaz'dan hiç hoşlanmıyordum ve o üst üste hatalar yapıp Sedef'i incitmeye devam etti. Sedef'in yapacağı hamleyi bekledim. Sedef ise hamlesini hiç beklemediğim bir anda yaptı. Evet, ihanetle. Evet; Sedef, Alaz'ı sırtından vurdu. Tetiğe kimin bastığı önemli değildi, Alaz'ı sırtından vuran Sedef'ti. Buna hiç üzülmedim aksine Sedef'le daha fazla gurur duydum. Çünkü Alaz Sedef'i bir değil birden fazla kez sırtından vurmuştu. Sedef ise bir bunu bir kez yapmasına rağmen en ağır şekliyle yaptı. Alaz'ın asla affetmem dediği şeyle, ihanetle. Sedef'e hiç kızmadım çünkü buna ihtiyacı vardı. Çünkü o kanarsa, kanatırdı. Çünkü Alaz bunu hak etmişti. Dördüncü ve son kitap seride hem en çok ağladığım hem en çok sevdiğim hem de en çok etkilendiğim kitaptı. Sedef, Alaz'a eğer aşkın gururundan ağır basarsa beni bul demişti. Alaz ise onu buldu. Bir şekilde yeniden başlamaya karar verdiler. Alınacaklar alınmış, tüm intikamlar bitmişti. Fakat hayatın Sedef için planladığı kötü sürprizler onu bekliyordu. Sedef üst üste çok ağır şeyler yaşadı. Belki de çoğu kişinin dayanamayacağı şeyler. Sedef artık pes etmişti. Ölmek istiyordu. Ölmek ve bu ızdıraptan kurtulmak. Bu kısımları okumak benim için o kadar zordu ki. İçim kanayarak okudum bu kitabı. Ne olur Sedef, diye diye. Pes etme, diye diye. Bu kitap benim içim çok fazla özel oldu. Sedef ve ekibine o kadar çok bağlandım ki en çok o kısımlarda ağladım. Bu çocukların kendilerinden başka kimseleri yoktu. Hepsi çok ağır şeyler yaşadı. Onları o kadar benimsedim ki, onlar için o kadar çok ağladım ki... Kim ne derse desin bu serinin başrolleri o 7 çocuk. O 7 çocuğun aileleri yoktu ve birbirlerine aile oldular. Onlar artık bir aileydi. Alaz'a karşı bu kitapta çok yumuşadım. İçim parçalandı bazı sahnelerde. Onu çok seviyorum. Çok hata yapmış olsa da Sedef için çok çabaladı. Seni hâlâ affetmiş değilim Alaz ama seni yine de çok seviyorum. Fakat yine de benim için bir Kuzey olamadın... Kuzey ve Hakan benim için çok ayrılar. Evet Alaz'ı da çok seviyorum ama onları daha farklı. Bu kitapta ilgili tek bir sorunum var fakat hiçbir güç beni tam puan vermekten vazgeçiremez çünkü çok etkilendim. Zaten ufak bir sorun. Yazar her bir karakteri ayrı ayrı yazarak ve hiçbir olayı açıkta bırakmayarak benim kalbimi kazandı. Kalbimi çok incitse de kitaplarını okumayı asla bırakacağımı düşünmüyorum, Maral abla. Sorunum olan şey ise neredeyse herkesin evlenmiş olması... Bu bana çok azıcık biraz saçma geldi ama hiçbir şekilde benim için büyük bir sorun değil. Kitap başından ortasına kadar 'ben mutsuz sonum!' diyerek bağırıyordu resmen ama şükürler olsun ki düşündüğüm olmadı. Belki de mutsuz son onlara daha çok otururdu ama bunu asla düşünmek istemiyorum. Bu kitap mutsuz bitemezdi, arkadaşlar. Başından sonuna kadar bize umut sinyalleri veriyordu ve bu sadece sırf son kitapta sekteye uğradı diye unutulacak bir şey değildi. Benim için çok çok ama çok ayrı bir yeri var ve onları kalbimin en özel köşelerinden birine yerleştirdim. Kolay kolay çıkacak gibi de görünmüyorlar. Hâlâ seriye başlamayıp benşm gibi ön yargılı olanlar ve psikolojisine güvenenler, lütfen benim gibi daha fazla geç kalmayarak başlasınlar. Seni seviyorum, Sedef.
Yaralasar - 4
Yaralasar - 4Maral Atmaca · Ephesus Yayınları · 20216,4bin okunma
·
119 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.