Öncelikle kitabı okumadan konu olarak metres yaşantısı olacağı aklıma gelmedi. Değişik bir bakış açısı vardı metreslere karşı. Gerçekten aşık olan bir insanın yapamayacağı şey yoktur. Ama gururunu yerler altına alıp seviyorum demekte tartışılır. Kitapta bir söz vardı: "Aşk bir yürek işidir. Bir akıl işi değil..."diye. Evet malesef aşkta bazen mantık devre dışı kalıyor. Şahsen ben aşkta dengeli olması tarafındayim hem akıl hemde kalp dinlenmeli. Ve kitaptaki karakterlere gelecek olursak. Baş karakterimiz Eylül gayet işinde gücünde bir kız. Ama hayat ona hiç düşünmediği şeyler yaşattı. Hayat dolu o kız gitti yerine acının kasvetine bulaşan biri geldi. Üzgünüm ama Eylül bir erkek için değmezdi. Hani demiştin ya ben ancak yüreğime çizik atan bir adama aşık olabilirim diye evet Saruhan seni kalbinden etkiledi ama hayatına çizik attı . Senin metres olmanı sağladı. Sende buna izin verdin. Sevil arkadaşın çok uyardı ama bir kere ok yaydan Fadik arkadaşın ise bir edebiyat kadınıydı. Hani bir sözü vardı:"Aşk bir ecel gibidir. Geldiği zaman kaçamazsın..." Yaşamış ve görmüş bir kadındı. Keşke sonu hüsranla bitmeseydi. Malesef hayatı hesaplayarak yaşıyamıyoruz. Ya o aşk profesörü Kürşata ne demeli. Sen o kadar ilişkiler hakkında bilgi sahibi ol ama gel gör ki kendi ilişkinde derin yaralar al. İşte aşk bilgili diye canını acıtmamazlık yapmıyor. Gece insanlarla ilişkiler hakkında konuşması etkileyiciydi. Bir ara o satırları okurken bende radyoda Kürşat ve konuklarını dinliyor gibi oldum. Doğrusunu söylemek gerekirse Kürşatın eski karısını öğrendiğimde bir kahkaha attım. Ama Eylül son programda konuşturmaz ettin Kürşatı. Gerçekler acıdır. O zaman şöyle diyelim: "Herkes bir yanıyla haklıdır. Önemli olan haklı olan tarafını kestirebilmek..." Vesselam kitabı genel anlamda beğendim. İnsanları yargılamak ve yadırgamadan önce anlamaya çalışmalıyız.

Aşk Başka EvdeSinan Akyüz · Alfa Yayıncılık · 20201,100 okunma

·

54 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Elif SEVİL