Artan cari işlemler açıkları, yoğunlaşan enflasyonist bek lentiler ve makro istikrar tedbirlerinin geciktirilmesi sonucu doğan belirsizlik ortamı, giderek içsel çelişkilerini kendi kendine derinleştiren bir dinamik altında 1994 ve daha son ra da 1998-1999 krizlerine yol açmıştır. Bu süreçte de top lumsal gelir dağılımı daha da bozulurken, iktisadi öncelikler giderek üretici (reel) sektörlerden ve sabit sermaye yatırım larından uzaklaşarak, spekülatif, rantiyer kesimlerin kısa dönemli hedeflerine yönelmesine neden olmuş ve iktisadi büyüme konjonktürel dalgalanmalara bağımlı hale gelmiştir.