Of be ! Ne aşklar varmış.
Ahmet Arif'e tanışmış olsaydım ona şunu söylerdim herhalde Kendine iyi bak. Bir daha hiç bir ana doğuramaz senin gibi şairi.
Arif zalım Arif. Ne güzel mektuplar yazmışsın leylana. Aşk, sevda, umut dolu.
Birçoğumuz Ahmet Arif gibi sevmişiz veya seveceğiz ama kaçımız onun gibi aşkımızı bu denli kutsallaştıracağız bilemem. Müthiş bir samimiyetle yazdığı mektupları okurken tüylerimin diken diken olduğunu söylemek isterim. (Abartma dediğinizi duyar gibiyim :) )
Kitabın her sayfasında şiirlere dize olacak alıntılar vermiş Ahmet Arif. Bir kaçını paylaşayım:
-Sana doymak korkunç ahmaklık olur. Hadi gel...
Gözlerinden gözlerinden öperim -Bir umudum sende- Anlıyor musun?
-Biz ikimiz! İki müthiş hasret, iki parça can...
Bu dizeler kayaya söylense çiçek açardı herhalde. Burda da biraz hayatın gerçekliğini görüyoruz. Ne kadar severseniz sevin bazen istediğiniz karşılığı goremiyebilirsiniz. Fakat bu sizin onu sevmeye devam etmenize engel olmadığını Ahmet Arif'in yazdığı mektuplardan anlayabilirsiniz. Kitabı okurken cemal Süreya' nın tek taraflı aşk insanı nasıl aptallaştiriyor dizesi bir çok yerde zihnimde yankılandı. Sizce gerçekten Ahmet Arif'i aptallaştırmışmı onu okurken kendiniz karar verirsiniz. Okuyuculara tavsiyem kitabı sesli bir şekilde okumaları. Duygu geçişi için daha etkili olacaktır.
Yazdığım bu ilk incelememin size faydası olacağını temenni ediyorum. İyi okumalar dilerim.