Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

160 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
" Benim Meskenim Dağlardır."
"Filiz Hiç Üzülmesin; Sabahattin Ali'nin Objektifinden, Kızı Filiz'in Gözünden Bir Yaşamöyküsü." Filiz Ali, babası Sabahattin Ali ve annesi Aliye Ali'ye dair bilinmeyenleri; anılar, mektuplar, babasının objektifinden fotoğraflar ve eserlerinden alıntılar ile harmanlamış; ortaya belgesel tadında okuması keyifli ancak sona doğru hüzünlü bu kitap çıkmış. Yazarın anne ve babasıyla başlayan yaşamöyküsü; çocukluk yılları, eğitim süreci, Almanya seyahati, evliliği, memuriyet yılları, dostlukları, komşulukları ile ilerleyip ve son yolculuğu ile noktalanıyor. Sadece Sabahattin Ali'nin yaşamına değil, yaşanılan dönemden başlayıp günümüze de ışık tutuyor kitap. 1940'ların Ankara'sında, İzmir'inde, Edremit’inde, Akçay’ında nostaljik bir tura çıkarıyor okurunu. Okurken o dönemin dostuklarına, komşuluklarına, akrabalık ilişkilerine hayran kalıyorsunuz. Karartma geceleri, komşu evlerden gelen piyano sesleri, sipariş verilen sabunlar, erişteler, zeytinyağları... Sabahattin Ali'nin kendi objektifinden, kimi ödüllü olan siyah beyaz fotoğraflara uzun uzun baktım okurken. Doğaya aşık, okumaya sevdalı, ailesine ve dostlarına düşkün; gezip eğlenmeyi, insanları tanımayı, çevreyi gözlemlemeyi, sohbet etmeyi seven Sabahattin Ali, sonu kanlı bir tablo ile bitecek kadar ne büyük suç işlemişti? Asım Bezirci'nin sözleri geliyor ister istemez aklıma: «Neden? Devlete, topluma karşı bağışlanmaz bir suç mu işlemişti? Hayır! Herhangi bir eserinden ötürü bir hüküm mü giymişti? Hayır! Tüm kitapları sakıncalı sayılıp yasaklanmış mıydı? Hayır!» (Asım Bezirci, Sabahattin Ali s.202) Dört yıla hüküm giyen katili, aynı yıl Af Kanunu'yla dışarı çıkıp pembe boyalı, güllerle çevrili evinde otururken Sabahattin Ali'nin hâlâ bir mezarı bile yok maalesef!.. Peki tüm bu olanlar karşısında kızı Filiz Ali'nin hissettikleri, yaşananlarda hiç suçu yokken kendini suçlu hissetmesi... Son sayfaları küçük Filiz'in gözünden okumak ve son fotoğraflar… bildiğim bir son olmasına rağmen beni yine de çok sarstı. Sabahattin Ali, son günlerinde eşin dostun yardımına muhtaç, dört bir taraftan kıstırılmış durumda iken bile kuvveti kızı ve eşinde bulmaya çalışıyor, bir mektubunda ise "Filiz hiç üzülmesin..." diye yazıyor. Öyle de yapıyor Filiz Ali... Uzun zaman hiç üzülmemiş gibi yapıyor, babasının geri gelmesini bekliyor. Babasının bir mezarının bile olmayışı içini yaksa da biliyor ki Sabahattin Ali'nin asıl "meskeni dağlar"dı. «Bir gün kadrim bilinirse İsmim ağza alınırsa Yerim soran bulunursa Benim meskenim dağlardır.» (1931, Dağlar) Son olarak bana bu değerli kitabı hediye edip, okumama eşlik eden, incelememe de katkıda bulunan
Sıfır Virgül Beş
Sıfır Virgül Beş
' e gönülden teşekkür ederim. 1k'nın bana kazandırdığı en güzel dostluk... Kitabım bitti ve heyecanıma değdi, diyorum. (◍•ᴗ•◍)
Filiz Hiç Üzülmesin
Filiz Hiç ÜzülmesinFiliz Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2020357 okunma
··
1.259 görüntüleme
Sıfır Virgül Beş okurunun profil resmi
Benim için de hem bu kitabı seninle okuyup üzerine konuşmak hem Sabahattin Ali’yi daha fazla tanımak keyifti; okuduğuna değmiş olmasına da ayrıca çok sevindim. Yeni kitaplarda buluşmak üzere, kalemine sağlık :)🙏
The  Misanthrope okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. 🙂🙏🏼 Yeni kitaplarda buluşmak üzere o zaman... 🙋🏼‍♀️📚
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.