Tüm o yaşadıklarını yaşamasa bu Soseki ortaya çıkmazdı. Istırabı derin olmasa muhtemelen gönlü dalgalanmaz dili o kadar incelmezdi. Belki yazar dahi olmaz daha farklı bir hayatı yaşardı. Eserlerini yazarlarından bağımsız düşünemeyenlerdenim bildiğiniz gibi. Yazarın hayatı az çok biliniyorsa bir göz atıyorum genellikle. Elbette "Her anlatılan yazarın yaşadığıdır" diye düşünmek ciddi bir yanılgı. Esas olan, "yazar nasıl bir hayat yaşıyordu, nelere maruz kaldı, neler deneyimledi, neler düşledi de bu eserler meydana geldi?" merakının ardına düşmek. En azından benim için bu böyle. İster istemez böyle yapıyorum :)
Birkaç sene önce Japon Edebiyatı okumaları yaparken Soseki'yi es geçmişim. O zaman Madenci kitabı vardı hatırladığım kadarıyla, galiba yeni bir basımı yapılmıştı. Baskısı olan başka kitabı yoktu muhtemelen ki üzerinde durmamıştım o zaman için. Yeni bir sefer yapılacağı zaman dikkate alınacak bir durak gibi duruyor. Bu da incelemenin faydası :)
İncelemeyi okurken birçok şeyi düşündüm. Çünkü farklı noktalara temas eden tadında bir incelemeydi. Okuduğunu kendi eleğinden geçirip kendi sesiyle kendi dünyasından eseri hayata eşleyen bir bakış açısı vardı. Benzetmeleriyle cümleleriyle tam bir Kübra A. incelemesiydi :) Bu güzel yolculuk, düşündürme ve tanıtım için teşekkürler. Elininze, emeğinize sağlık...