Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

95 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Öncelikle Yaşar Kemal’in okuduğum ilk romanıydı. Dilin anlaşılırlığı basit ve hikayenin akıcılığı konusunda çok başarılıydı. İnsanlar en vahşi mahluklardır. Onlar bencil, onlar hırsız, onlar menfaatçi, onlar taklitçidirler. Teneke’de insanın menfaati için neler yaptıkları bir bir görülmektedir. Fikret genç Kaymakam fakat bütün didinmeleri boşa gidiyor. Kaymakamlığı, yetkileri hiçbir şey namertliğin, cehaletin, menfaatçiliğin karşısında duramıyor. Fakat doğru bildiği yolda ilerleyen, menfaatlerini göz ardı edip tebaa’ya hizmet etmek için çabalayan Kaymakam bunun karşılığını iyi ve kötü olarakta alıyor. Kitaptaki olaylar üç farklı zümre etrafında gerçekleşiyor. Birincisi çeltikten parayı bulan ve kendi menfaatleri uğruna her şeyi yapabilecek olan çeltikçiler(köyün sırtından zengin olup köylüye zulmeden ağalar), köylü(proleter sınıf) ve eğitimli, devleti temsil eden memurlar ve genç kaymakam. Öncelikle kitapta kaba kuvvetle sindirilmiş bir köy halkı, rüşvete alıştırılmış devlet adamları ve bütün bu pisliklerin içine düşmüş bir Kaymakamın mücadelesini görmekteyiz. Köye yeni atanan ve ilk iş tecrübesini yaşayacak olan kaymakama karşı gösterilen hürmet ve saygının altında yatan sebebin tamamen menfaat olduğunu gören kaymakamın hayal kırıklığını ilk ve son olmayacaktır. Kaymakamlık makamına atanmadan önce vekalet eden köyün memurlarından Resul Bey’in her şeyi kaymakama açıklaması ve atılan imzalarla çeltik ekimine verilen izinlerin sonuçları ortaya çıkmaya başlayınca Kaymakamın gözleri açılır ve köylünün yanında olmak ister fakat sıra menfaatlere gelince bir darbede köylüden yiyecektir kaymakam. Fakat tebaa’dan tek bir kişinin dahi dik durması Kaymakamın verdiği mücadeleye desteği, paranın karşısında ezilmemesi bu mücadelede büyük destek sağlıyor fakat diğer köylü halkının topraklarını çeltikçilere satması Kaymakam için ikinci bir hayal kırıklığı olmuştur. Tek mücadelesi hayatta kalmak olan fakir köy halkını suçlamak ne kadar doğru olur sattığı topraklardan dolayı? Tenekenin içerisinde dönen pislikten temiz çıkabilmek ne kadar mümkün olabilir? Menfaat uğruna sıtmadan ölen çocuklar, uyuyamayan bir köy, deliren hayvanlar, su basan evler… hepsi ne için? Bütün bunlar yetmezmiş gibi sürekli üste çıkan ve köylüye bir şeyler bahşettiğini iddia eden çeltikçiler. İnsan ne yaparsa kendisine yapar fakat sadece kendisine mi? Aldığımız kararlar, eylemlerimiz sadece bizleri mi etkiler? Zulmün karşısında hep birlikte durmak, dosdoğru ve dimdik durmak, yolumuzdan dönmemek ne kadar önemlidir, diye kendime çokça sordum Teneke’yi okurken. Bazen tek kalmak bizi zafere ulaştırmaz belki ama en azından safımız ve yolumuz belli olur ve hiçbir şey boşa değildir. Kaymakam Fikret Bey de mücadelesinin sonuçlarını almıştır karşılığında sürülse bile… Fikret Bey’in inatçılığı davasına inancı ve sürdürme isteği ne kadarda güzel bağlanmış romanın sonunda. Çokça dersler çıkarılabilecek hayatın içerisinden bir eser… Yaşar Kemal’de olayları o kadar akıcı ve gerçekçi anlatmıştır ki bir yerlerde bu olayların yaşandığı hususunda ikna oldum… Herkese okumasını tavsiye edebileceğim bir eser..
Teneke
TenekeYaşar Kemal · Varlık Yayınları · 19559,7bin okunma
·
158 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.