Gönderi

"...Şu durumda kendi kendimizi hep yanlış anlıyor, başkalarını da pek seyrek anlayabiliyorduk. Deneyim denen şey etik yönden bir değer taşımıyordu. İnsanların hatalarına verdikleri bir addan ibaretti. Ahlakçılar genel olarak bunu bir tür uyarı saymışlar, kişiliğin gelişmesinde etik bir yararı olduğunu ileri sürmüşler, neyi izleyip neden kaçınacağımıza ilişkin bir işaret diye övünmüşlerdi. Şu var ki deneyimde itici güç yoktu. Oynadığı etkin rol vicdanın rolü kadar önemsizdi. Ortaya koyduğu tek gerçek, geleceğimizin de geçmişimize eş olacağıydı; bundan önce bir kez, tiksinerek işlediğimiz günahı bundan böyle birçok kez işleyecektik, hem de seve seve."
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.