Gönderi

Artık hiç bir şey bilmediğimi de söyliyemiyorum, çünki bilmenin ne demek olduğunu, «demek istiyor» deyiminin ne anlama geldiğini de bilmiyorum. Boşuna dönüp duruyorum gibi geliyor bana. Belki de hiçten yere dönüp durduğum da yok. Ne gülebiliyor, ne ağlıyabiliyor; ne oturabiliyor, uzanabiliyor, ne ayakta durabiliyor; ne istemeye boşverebiliyor, ne de istiyebiliyorum. Ne istenir, ne istenmez? Felç oldum. Artık kımıldıyamıyorum, fakat kımıldatıyorum. İşte böyle, ya da bana böyle geliyor. Ayrıca biri, tanrısal şuurdaki biri, bizim hâlimize gülüp duruyor. Belki güldüğü falan da yoktur; hayır hayır, değil. Gülüyor gibi, gülmüyor gibi de, daha çok da gülüyor gibi!...
Sayfa 119 - Cümle Yayınları, 1. Baskı
··
552 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.