Osman Bey'in tarihî bir şahsiyet olarak sivrilmesi, tarihinin 1301 mi yoksa 1302 mi olduğu tartışmalı Koyunhisarı savaşında bir Bizans kuvvetini yanındaki Türkmen birleşik güçlerinden oluşan ordusuyla bozguna uğratmasından sonradır. H. İnalcık'a göre Osman Bey'in en büyük hedefi, eski bir Selçuklu payitahtı olmakla mensubu bulunduğu Türkmen dünyasının nazarında kudsî bir şehir olarak hatıralarda hâlâ canlılığını koruduğu anlaşılan İznik olmuştur. Burası sürekli bir abluka ile kontrol altına alınmış; hatta denilebilir ki Bursa'nın elde edilişi, bu yolda bir atlama taşı olarak görülmüş; Bursa'nın 1326'da fethiyle yakın hale gelen bu hedefe, nihayet Orhan Bey tarafından ulaşılmıştır. Orhan Bey döneminin bir bakıma Bursa'nın alınışıyla başla mış olması, bir taraftan Marmara sahillerine ve Gelibolu yarımada sına uzanma yolunda, diğer taraftan da yakın çevreden başlamak üzere civardaki Türkmen beyliklerine karşı yeni bir siyasi anlayışın şekillenmesine yol açmıştır.