Gönderi

216 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Hayvan Çiftliği & Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
George Orwell’in 1945 yılında yayımladığı "Hayvan Çiftliği" eserini okuduktan sonra
Sıfır Virgül Beş
Sıfır Virgül Beş
'in önerisiyle Yaşar Kemal'in 1977'de yayımlanan "Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca" adlı eserini okudum. Bu kitabı da okuduktan sonra incelemede bu iki eserin, özellikle benzer bulduğum noktalarını ele almaya niyetlendim. :) Ne kadar başarabildim, bilmiyorum ama elimden geldiğince yakınlık, benzerlik, ortak ve ayrıldığı noktalarını tespit ve tasvir etmeye çalıştım. ∆ Hayvan Çiftliği'nde; insanların yönetimindeki çiftlikte yaşayan hayvanlar arasında eşitliği sağlamak gayesiyle çiftliğin yönetimini ele geçiren domuzların, elde ettikleri gücün sarhoşluğuna kapılarak kendilerini diğer hayvanlardan daha ayrıcalıklı hale getirmeleri anlatılır. • Filler Sultanı'nda ise; ordusunu toplayarak karıncalar ülkesine saldıran Filler Sultanı'nın, dünyadaki tüm karınca ülkelerini yavaş yavaş ele geçirerek karıncaları, bitip tükenmeyen istekleri için köle yapması anlatılır. ∆ Hayvan Çiftliği'nin ilk zamanlarında yönetimi alan Snowball, yeni fikirleriyle hayvanlara hizmet etmeyi ilke edinmiş bir domuzdur. Çiftlikteki hayvanlara okumayı öğretmeye çalışır, sürekli kitap okuyup kendini geliştirerek çiftliğin daha verimli olması için yollar arar. Böylece çiftlik hayvanları eskisinden daha az çalışıp daha çok yem yiyebilecekti. Kısacası; hayvan çifliğinde bilgeliğin, üreticiliğin ve ideal yönetimin temsilcisidir. Bu nedenle yönetimi ele geçirecek olan domuz Napoleon, onu baş düşmanı ilan edecek ve her yerde onu aratacaktır. • Filler Sultanı'nda Snowball ile aralarında büyük benzerlik bulunan Kırmızı Sakallı Topal Karınca da fillerin altında ezilenlerin kurtarıcısı, öncüsü, bilge kişisi olacaktır. Sürekli kitap okuyarak fillerin zulmünden kurtulmanın bir yolunu arar. Doğruyu konuşması, karıncaların bir gün intikam alacağını söylemesi ve gözü pekliği nedeniyle Filler Sultanı'nın baş düşmanı olacak ve her yerde ölü ya da dirisi aranacaktı. ∆ Hayvan Çiftliği'nde Napoleon, Snowball'a oyun oynayarak yönetimin başına geçince çiftlik hayvanları, eski günlerini arar olmuştur. Kendisinin ve diğer domuzların statüsünü en yükseklere taşırken çiftlik hayvanlarını itlaf etmeye, haklarını elinden almaya başlar. Çiftlik hayvanları eskisinden daha çok çalışmalarına rağmen daha kötü koşullarda yaşamaya mecbur bırakılır. Kısacası kurnaz ve öfkeli, zalim ve ikiyüzlüdür; kitaptaki kötü karakter, iktidara el koyan, sömürücü kişidir. • Filler Sultanı da tıpkı Napoleon gibi kitaptaki kötü karakter, iktidara yani karıncalar ülkesine el koyan kişidir. Savaşı önce karıncaların başlattığını iddia edecek, karınca dili yerine fil dilinin konuşulmasını emredecek kadar kurnazdır. Napoleon'un çiftlik hayvanlarına yaptığını o da karıncalara yapar. İstekleri yerine gelmediğinde binlerce, milyonlarca karıncayı ezmekten, ülkelerini yerle bir etmekten geri durmaz. Karıncaları köle gibi çalıştırıp onların iş güçlerini sömürür; düşünmelerini ve özgürlüklerini engeller. ∆ Hayvan Çiftliği'nde Napoleon yasayı (Yedi Emri) kendine göre değiştirerek "Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir." "Napoleon her zaman haklıdır." sloganlarıyla, onuruna yazılmış şiirler, marşlar ve törenlerle çiftlikteki hayvanların kendine bağlılığını tazelerken; • Filler Sultanı; çektiği nutuklar, düzenlediği şölenler ve "Her fil bir karıncadır. Fillerin atası karıncalardır." sloganlarıyla karıncaları, fil olacaklarına inandırmayı, kendi buyruğuna itaat ettirmeyi başarır. ∆ Napoleon ve diğer domuzlar, çiftlik evine taşınarak insanların hayatı gibi bir hayat sürerken çiftlik hayvanlarından gece gündüz çalışarak -yel değirmeni- yapmalarını ister. Tavukların yumurtasına tahıl ve yem almak için el konulacak, boş tarlaya domuzlar için arpa ekilecek, bahçedeki elma ağaçları yine domuzlara ayrılacaktı. Böylece iktidarı ele alan domuzlar, her istediklerine 'evet' diyen bir düzen kurarlar ve çiftlik hayvanlarını rahatça sömürmeye başlarlar. • Filler Sultanı ise, karıncalardan kendisi için görkemli bir sırça saray, mavi elmastan bir taht ister. Gece gündüz çalışan karıncalardan, sultanın isteklerini yerine getirdiklerinde bu kez de tüm ambarların yiyecekle doldurmaları, ölümsüzlük suyunu bulup getirmeleri, her fil için bir saray inşa etmeleri istenir. Fillerin atası olduklarına inandırılan karıncalar, kendilerini aç bırakma pahasına sultanın her istediğini yerine getiren, düşünmeyi ve kendi dillerini konuşmayı unutan birer itaatkar köleye dönüşür. ∆ Hayvan Çiftliği'nde Napoleon'un en büyük yardımcısı Squealer; parlak bir konuşmacı, karayı ak yapmayı iyi bilen bir domuzdur. Napoleon'un aldığı kararların normal olduğuna çiftlik hayvanlarını inandırır; onların hafızalarıyla oynar, alınan kararları gizlice değiştirir, çektiği nutuklar ile liderlerinin haklı olduğuna tüm hayvanları ikna eder. • Filler Sultanı'nın yardımcısı, danışmanı ise bir hüdhüd kuşu olan Ulukepez'dir. Kendini Filler Sultanı'na hizmet etmeye adamıştır. Karıncalar başkaldırmasın diye devamlı sultana raporlar verir. Sultan'ın buyruklarının, karıncaların iyiliği içinmiş gibi gösterip yayılmasını sağlar. İnsanlardan öğrendiği hileleri, sultana anlatarak köle karıncaların kendilerini bir fil gibi görmelerini sağlar. ∆ Hayvan Çiftliği'nde Napoleon yönetimi ele geçirmek için yavru köpekleri eğitir. Bu köpekler, iktidarın koruyucu kuvvetini temsil eder. Çiftlik hayvanlarını korkutarak daha baskıcı bir rejimin gelmesini, Napoleon'un egemenliğinin korunmasını sağlamışlardır. • Filler Sultanı'nda ise sarı karıncalar, bu görevi üstlenmiştir. Sultan tarafından -koruyucu- olarak atanmışlardır. Kurnaz, cin fikirli ve hain sarı karıncalar, kılık değiştirerek diğerlerinin arasına sızmış, sultana hizmet etmiş ve kırmızı sakallı bilge karıncaların soyunun tükenmesine yardım etmişlerdir. ★ Buraya kadar iki kitap arasındaki benzerlikleri anlatmaya çalıştım. Her iki kitapta da sömürü düzeni, efendi - köle ilişkisi, zalimler ve zulme uğrayan hayvanların özgürlüklerinin ellerinden alınış hikayesi benzer nitelikler taşıyor. Yaşar Kemal, beslenme kaynağı olarak masallardan, halk hikayelerinden, türkülerden yararlanmış, masalsı bir üslup üzerine eserini kurmuş; sömürücülerin düzenini hicvetmek istemiştir. George Orwell da aynı şekilde kötü sonla biten -bir peri masalı-yla "Stalin rejimine karşı sert bir taşlama" yazmıştır. ★ İki eser arasında benzerliğin ayrıldığı nokta, hikayelerin farklı sonlarda bitmesidir. (¡! Bu kısım spoiler içerir.¡!) ∆ Hayvan çiftliğindeki hayvanlar; okuma-yazmayı öğrenmedikleri için domuzların her dediğine inanır. Devrimi gerçek anlamda sahiplenip birlik oluşturamadıkları için etraflarındaki olup bitenleri anlamakta geç kalırlar. • Filler Sultanı'nda ise karıncalar; yüreklerinden gelen özgürlük türküsüyle bir araya gelirler. Yeryüzünün bütün karıncaları birleşince, kırmızı sakallı topal karıncanın da önderliğiyle, her karış toprağın altını kazarak zalim filler saltanatının sonunu getirirler. ( Son olarak
Sıfır Virgül Beş
Sıfır Virgül Beş
'e arka arkaya bu kitapları okumamı ve fikrini geliştirip iki kitap arasında karşılaştırma yapmamı sağladığı için teşekkür ederim.)
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Toros Yayınları · 199410.4k okunma
··
1,646 views
Çetin okurunun profil resmi
Farkındalık oluşturacak türden bir inceleme olmuş, kaleminize sağlık :) Adını duymamıştım daha önce bu kitabın. Hayvan Çiftliği'nin ardından serinin devamı niteliğinde okuyabilirim büyük ihtimalle. Ve aklımı kurcalayan bir şey var. Acaba hangisi önce okunmalı?
The  Misanthrope okurunun profil resmi
Çok teşekkür ediyorum. :) 🙏🏼 Özellikle de okuduğunuz için.. Bu kadar uzun olunca kimse okumaz diye düşündüm. 😅 Ben önce Hayvan Çiftliği'ni okudum. Ardından Filler Sultanı'na başlayınca iki kitap arasındaki benzerlikleri, daha ilk sayfalarda fark ettim. Hayvan Çiftliği'nin masalsı anlatımını, yalınlığını daha çok sevdim. :) Yaşar Kemal, leitmotiv tekniğinden yararlandığı için olsa gerek çok tekrara düştüğü satırlar olmuş. Okurken bu beni biraz yordu, açıkçası. O nedenle Hayvan Çiftliği ile başlamanızı önereceğim. :)
2 next answer
Sıfır Virgül Beş okurunun profil resmi
Kalemine sağlık, okunmasından çok inceleme yazması epey emek isteyen iki kitabı gayet güzel, gayet başarılı şekilde karşılaştırmış oldun. Uzun bir inceleme evet ama bla bla bla diyeceğimiz boş cümleler yok, derinlikli bir inceleme olmuş. Teşekkürler :)
The  Misanthrope okurunun profil resmi
Ben teşekkür ederim hem desteğin hem katkın için.🙂 Geç fark ettim ama okuyunca da mutlu oldum şimdi. 😇
nalkan okurunun profil resmi
Bir incelemenin ötesinde çok değerli bir kitap analizi ve karşılaştırması olmuş. Emeğinize ve kaleminize sağlık.👏 Henüz Yaşar Kemal'in bu kitabını okumadım, en kısa sürede okumak için incelemeniz merakımı daha da artırdı diyebilirim. Kendi adıma çok teşekkür ediyorum.🙏 Bu tür incelemelerinizin devamını bekliyoruz.👌📚
The  Misanthrope okurunun profil resmi
Zaman ayırıp okuduğunuz ve güzel yorumunuz için ben çok teşekkür ediyorum. 🙏🏼 Mutlu oldum.🙂 Umarım okuma imkanınız olur. Şimdiden size keyifli okumalar dilerim. 🙋🏼‍♀️🌼
Hatice Uğurlutepe okurunun profil resmi
Hayvan çiftliğini okumuştum ama Kırmızı Sakallı Topal Karıncayı okumamıştım.İlgi çekici ve akıcı yorumunuz okuma isteği uyandırdı.Yaşar Kemal'in tüm kitaplarını okumak isterim.İncelemeniz 👌🏾.Teşekkürler.
The  Misanthrope okurunun profil resmi
Çok teşekkür ediyorum 🙏🏼 ben de arkadaşımın tavsiyesiyle okumuş oldum. 🙂 Umarım okuma fırsatı bulursunuz siz de. Şimdiden size keyifli okumalar dilerim 🙋🏼‍♀️🌼
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.