Gönderi

Sinemadan sembolik bir dil olmadığını, bir gerçeklik yanılsaması olduğu halde gerçeği çok yakıştığını anladığımız zaman, sinema salonunun karanlığında gerçek yolculuklar'a çıktığımız zamandır. Yolculuk sözcüğüne, Albert Camus'nün yüklediği anlamla, tüm maskelerimizi yüzümüzden çıkarttığımız ve kendimizle baş başa kaldığımız, sığınaklardan, güvenden, güvenceden, evimizden uzak kaldığımız bir yolculuktur bu.... Varılacak yer değil, yolda olmak güzeldir ve bir film izlemek, yürüyerek hiç tanımadığımız bir şehri keşfetmenin heyecanlı yaşamak gibidir.
25 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.