Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kış Uykusu filminde geçen Gurur ve Para.
"Ne var ki o gün ve o akşam çok fazla sıkıntı çeken Gavrila bu beklenmedik son sınava hazır değildi. İkisinin arasındaki kalabalık iki yana açıldı ve Gavrila üç adım ötesindeki Nastasya Filippovna ile karşı karşıya kaldı. Nastasya Filippovna şöminenin hemen önünde ayakta duruyor, kor gibi yanan gözlerini Gavrila'ya dikmiş, bekliyordu. Gavrila'nın üzerinde frak vardı. Şapkası, eldivenleri elindeydi. Nastasya Filippovna'nın karşısında, bir şey söylemeden kollarını kavuşturmuş, kıpırdamadan duruyor, ateşe bakıyordu. Çarşaf gibi bembeyaz yüzünde çılgın bir gülümseme dolaşıyordu. Evet, ateşten, paketi yavaş yavaş sarmakta olan ateşten gözlerini ayıramıyordu. Ama o anda yeni bir duygu dolmaktaydı sanki ruhuna. Bu işkenceye sonuna kadar dayanmaya kararlı gibiydi. Yerinden kıpırdamıyordu. Birkaç dakika sonra herkes onun paketi ateşten almayacağını anlamıştı. Nastasya Filippovna seslendi ona: — Hey, paralar yanıyor! Dalga geçecekler seninle! Sonra asacaksın kendini, ciddi söylüyorum! İki odunun arasında başlangıçta parlayan ateş paket içine atılınca önce sönecek gibi olmuştu. Ama şimdi alttaki odunun bir ucundan küçük, mavi bir alev yavaştan canlanmaya başlamıştı. Sonra ince, uzun bir alev uzanıp, paketi bir yanından yalamaya başladı. Daha sonra köşelerden üste çıkmaya başladı, birden tutuşturdu kâğıdı ve parlak bir ateş sardı paketi. Herkes "Ah!” diye bir çığlık attı. — Anacığım! diye haykırdı Lebedev. Tekrar öne atıldı. Ama Rogojin tutup geri çekti onu. Rogojin ateşten bakışını ayırmadan dikiliyordu Nastasya Filippovna'nın yanında. Kendinde değildi sanki, mutluluktan uçuyordu. Durmadan çevresindekilere (kim olursa) dönüyor, şöyle diyordu: —- Kraliçe dediğin böyle olur işte! (Kendini bilmeden haykırıyordu:) Biz böyleyiz işte! İçinizden kim yapabilir böyle bir şeyi, ha? Prens olanları kederli, sessiz izliyordu. Ferdışçenko, - İzin verin, dişlerimle bir binlik çekip alayım paketten, diyecek oldu. En arkada duran yumrukları güçlü bay büyük bir umutsuzluk içinde dişlerini gıcırdatarak, Bunu ben de yaparım! diye seslendi. (Alcvlerin paketi sardığını görünce haykırdı:) Lanet olsun! Yanıyor, hepsi yanıyor! Herkes şömineye doğru atılarak bir ağızdan bağırdı: - Yanıyor! Yanıyor! - Gavrila, sallanma, son kez söylüyorum! Ferdışçenko deli gibi Gavrila'nın yanına koşup kolundan çekeleyerek, —- Hadi, koş! diye bağırdı. Durmasana be adam! Görmüyor musun, yanıyor paralar! Ah, kah-ro-la-sı! Gavrila hızla itti Ferdışçenko'yu, dönüp kapıya yürüdü. Ama daha iki adım atmıştı ki sendeledi, yere yığıldı. — Bayıldı! diye bağırmaya başladı herkes. Lebedev, —- Anacığım, paralar yanıyor! diye inledi. Her yandan çığlıklar yükseliyordu: ...
Sayfa 222 - Türkiye İş Bankası
·
90 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.